Gürcafer: Müteahhitleri ödeyin, sarayınızı daha sonra yaparsınız

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, 14 milyon TL kaynak ayrılan KKTC Cumhurbaşkanlığı Sarayı Projesine işaret ederek, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a çağrıda bulundu.

Gürcafer, “Önce müteahhitleri ödeyiniz, sarayınızı daha sonra yaparsınız” dedi.

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, Ciner Construction, Asin İnşaat, Destebaşı Construction, Gersa Construction, Manyeri Construction ve Tandoğan Construction isimli firmaların T.C. finansman kaynaklı projelerinden toplamda 7 milyon 188 bin 187,44 TL alacağı olduğunu kaydetti.

Cafer Gürcafer, “Cumhurbaşkanımız Sayın Ersin Tatar’a çağrımızdır. Önce 6 firmanın 2019 yılından beri alacaklı olduğu 7 milyon 188 bin 187,44 TL’lik ödemeyi yapın, sarayınızı sonra inşa edersiniz” dedi.

Gürcafer, yapılmayan ödemelerin akıbetini sordu

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, onlarca projenin tamamlanmasına rağmen, hala gerekli ödemelerin yapılmadığını işaret ederek, söz konusu ödemelerin akıbetini sordu.

Haberin ayrıntıları için tıklayınız>>>https://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n381608-cafer-gurcafer-yapilmayan-odemelerin-akibetini-sordu

Gürcafer: Taşlar yerinden oynadı

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, ihalelerin KKTC’de açılmasına ilişkin kendisinin ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Canaltay’ın Ankara’ya bir ziyaret gerçekleştirdiğini aktardı.

Gürcafer, “Sayın bakanla Ankara’da iken telefoniyen görüştük, beni gelişmelerden haberdar etti. Göstermiş olduğu çaba için Sayın Bakana ayrıca teşekkürler ederim. Sayın Bakanın zaten gidiş amacı da buydu. Çok çaba sarf etti, ısrarcı oldu. Belli ki hem bizim hem sayın bakanın hem de sayın başbakanın girişimleri ile taşlar yerinden oynadı” diye konuştu.

Cafer Gürcafer, Başbakan Ersan Saner ile Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Canaltay’ın konuya ilişkin girişimleri neticesinde bir değişiklik beklentisinde olduklarını kaydetti.

KTİMB Başkanı Gürcafer, “Yani bütün köy yollarının ihalesi oradan yapılacak değil. Bu konuda da teknik bir çalışma yapılacak. T.C. Bayındırlık Bakanlığı ve KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığından (belki biz de bunun içerisine gireriz) teknik bir heyet süratli bir çalışmaya başlıyor. Sayın Bakan Resmiye Canaltay ile bugün bir görüşmem olacak, Sayın Başbakan ile de dün telefoniyen görüştüm.  Bir şeyler olacak” dedi.

Gürcafer, Genç TV’de, Nazar Erişkin’in sunduğu “Bugüne Dair” programına konuk olarak Ankara temaslarını değerlendirdi.

 

“İş yapılır, mevzuata sonra uydurulur”

Siyasetçilerin ihalelerin KKTC’de çıkması gerektiğini sürekli dile getirdiğini, zaman zaman bazı siyasetçilerin ise bunu hükümet programlarına yazdırdığını kaydeden Gürcafer, “ama ötesine gitmedi. Bu hususta bir teknik çalışma, bir teknik girişim veya diplomatik girişim yapılmadı” dedi.

Cafer Gürcafer, şunları söyledi: “Yalnızca bizim karşı duruşlarımızla zaman zaman duraksadı veya farklı yöne gitti ama bu hiçbir zaman doğru bir netice getirmedi.

Bir diğer değişle hep buzun üzerine yazıldı ve eridi gitti. Bu sefer de kabul etmek gerekir ki Türkiye’de başkanlık sistemine geçildikten sonra yürütme farklılaştı. Eskiden Kıbrıs’tan sorumlu bir devlet bakanlığı vardı, bir kurumsal yapı vardı. Buradaki yardım heyetinin çok daha farklı bir yapısı vardı. Şimdi başkanlık sistemi var ve her şey bir merkezden yönetiliyor, eski hiyerarşik yapı bozulmuştur.

Buna paralel şu oluyor. Örneğin; Sayın Cumhurbaşkanı veya Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı, ‘KKTC’deki Lefkoşa Çevre Yolu 20 temmuza kadar bitirilsin’ der ve bu iş yapılır, oradaki sistem budur. İş yapılır, mevzuata sonra uydurulur.”

Gürcafer, Türkiye’den buradaki yarım kalmış yolların bitirilmesini istemenin yanlış olmadığını ancak, hükümetin ‘pandemiden dolayı yerle bir olmuş bir ekonomim var. Bir inşaat sektörüm var. Dolayısıyla her fırsatı değerlendirelim’ çerçevesinden de çıkmaması gerektiğini kaydetti.

Gürcafer, “Bizim pandemi döneminde söylediğimiz; ‘pandemi dönemini bütçelendirelim ve planlayalım’ dediğimiz olay da bunlardı” dedi.

 

“İhtiyaç duyulan o siyasi dokunuş olmadı”

Ekonomik Örgütler Platformu’nun (EÖP) geçtiğimiz aylarda Ankara’ya yaptığı ziyarete de işaret eden Cafer Gürcafer, kurulan ilişkinin siyasetçilerimiz tarafından daha ileriye taşınması gerektiğini ancak bunun yapılmadığını söyledi.

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, şöyle konuştu:

“İhalelerin neden burada çıkması gerektiğini, hatta şehir efsanesi olmuş ‘Kıbrıs Türk Müteahhidi pahalıdır, Türkiye müteahhidi ucuzdur’ söyleminin doğru olmadığını anlattık. Rakamları ortaya koyduk, nerde, ne farklılıklar olduğunu anlattık ve ikna ettik ama bizim ikna etmemiz yeterli değildir.

Burada bir şanssızlık da oldu. Her zamanki bize zarar veren hastalık; bakan değişmesi, hükümet değişmesi. Yine bunlar yaşandı. Sayın Ünal Üstel, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı idi.   Ama geldiği günden beri oradan bir an önce ayrılıp da kendi mesleği ile ilgili olan bir bakanlığa gitmeyi düşünüyordu. Dolayısıyla çok fazla ilgilenmedi, ilgi göstermedi. Arkasından yeni bir bakan geldi ve o aradaki boşluğa da takıldı. Dolayısıyla bizim başlatmış olduğumuz o çalışmanın devamı, ihtiyaç duyulan o siyasi dokunuş olmadı.”

 

“Önceliğimiz Kurultay mıdır?”

Siyasetin önceliğinin hiçbir zaman toplumu ayağa kaldırmak olmadığını ifade eden Cafer Gürcafer, “Bir süreç yaşıyoruz. Önceliğimiz nedir? Bu yerle bir olmuş, açlıkla karşı karşıya olan toplumu ayağa kaldırmak mıdır? Kurultay mıdır? Yoksa kimlerin bakan olacağı mıdır?” diye sordu.

Gürcafer, “Bence bu çok daha öncesinden, bütün siyasiler sektörünün önceliği olmalıydı. Saner hükümetinden önce bir hükümet vardı. Sayın Tatar’ın hükümeti. Ondan önce başka bir hükümet vardı. Yani bu her zaman böyleydi.

Biz, ‘Ankara’da açılacak olan ihalelerin tümünü Kıbrıs’ta açalım, bunu modelleyelim, Kıbrıs Türk müteahhidi ile Türkiye müteahhidinin iş birliği yapacağı bir model geliştirelim’ dedik” şeklinde konuştu.

 

“Türkiye Müteahhitler Birliği ile imzalanan protokol hiç sayıldı”

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) ile Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) arasında imzalanan protokole de dikkat çekti.

TMB ile KTİMB arasında, bir protokol imzalanarak, bu protokolle, Türkiye müteahhidi ile Kıbrıs Türk müteahhidinin nasıl iş birliği yapacağı, kaç paralık ihalelerin Ankara’da, kaç paranın altındaki işlerin Lefkoşa’da açılacağı, hangilerine birlikte girileceği, hangilerine Kıbrıslı Türk müteahhidin gireceğinin belirlendiğini söyledi.

Bu protokolün hem T.C. Büyükelçiliği’ne hem de dönemin KKTC hükümetine de verildiğini kaydeden Gürcafer, “Nerede bu protokol? Bu emekler neden çöpe atılıyor?” diye sordu.

Cafer Gürcafer, şöyle dedi: “TMB bugün yurtdışında yalnızca yılda 30 milyar doların üzerinde iş yapan bir STÖ’dür.  KTİMB de ekonominin neredeyse yüzde 20-30’unu temsil eden bir STÖ’dür.

Bu kadar önemli 2 STÖ, protokol imzalıyor, bu protokole ülkenin Maliye Bakanı ve İçişleri Bakanı da şahitlik ediliyor ve bu protokol hiç sayılıyor. Her iktidarda yapılan tüm çalışmaları çöpe atıp yeniden mi yapacağız? Biz Süpermen değiliz ki!

 

“Türkiye de çok yapıcı”

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, ihalelerin KKTC’de açılması hususunda geri adım atmayacaklarını ancak Türkiye’nin ‘Yapalım, düzeltelim ve bundan sonrasını düzgün bir zamine oturtalım, bunu bir protokole bağlayalım’ noktasında olduğunu ve buna fırsat vermek istediklerini ifade etti.

Gürcafer, şözlerine şöyle devam etti:

“Yarın sokağa dökülüyoruz da gidin, ne isterseniz yapın noktasında değiliz. Madem taşlar yerinden oynadı Türkiye de çok yapıcı. ‘Yapalım, düzeltelim ve bundan sonrasını düzgün bir zemine oturtalım, bunu bir protokole bağlayalım’ noktasındadır, biz buna fırsat vermek istiyoruz.

Ancak bunların bir protokole girmesi lazımdır. Protokoller meclisten geçer ve yasallaşır. Zaten protokole girmediği için bu kadar zaman varılmış olan uzlaşılar siyasilerle birlikte çöpe gitti. Ertuğrul Apakan bir dönemin büyükelçisi ve bir dönemin dışişleri bakanlığı müsteşarı… ihalelerin Kıbrıs’tan çıkması hususunda en büyük çabayı ortaya koyan bürokrat, diplomattı. Biz ona çok şey borçluyuz, onun gitmesi ile unutuldu. Çünkü bir protokole bağlanmadı. Dolayısıyla bunu yapmak lazımdır.

Bunun girişimini çok süratli bir şekilde, zamana yaymadan yapmamız lazım. Aksi olursa dün söylediğimiz noktadayız. Kimse bizim kaderimize boyun eğmemizi beklemesin.”

 

“200 km civarında iş tam neticelenmiş değildir”

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, şu anda 320 km yolun tümünün ihalesinin neticelenmediğini belirterek, henüz 100 küsur km’lik için bir sözleşme yapıldığını kaydetti.

Gürcafer, “200 km civarında iş tam neticelenmiş değildir. Bunun bir kısmının birlikte yapılması, bir kısmının buradan ihale edilmesi mümkün ama zaman kaybedilmemelidir ve bundan sonra bu ilişkinin devam etmesi var” dedi.

Büyükşehir Hastane ihalesi konusunda da açıklamalarda bulunan Gürcafer, şunları söyledi:

“Bir de Kıbrıs Türk müteahhidinin dört gözle beklediği Büyükşehir Hastane ihalesi var. Ben Ankara’da iken Başbakan Yardımcımız Sayın Arıklı, bir TV programında, ihaleyi biz iptal ettirdik diye bizi eleştirmiş.  Yahu siyasetçi olan sizsiniz. Mevzuatın doğru düzgün olmamasını engelleyecek olan siz iken biz ayağa kalkıyoruz, biz; ‘tüzükte yanlışlık var, haksız rekabet var, devletin parasına yazık olacak’ diyoruz.

Halen daha o tüzük değişmedi. Şu anda Kıbrıs Türk müteahhidi bu tür işleri de gözetliyor. Örneğin, Lefkoşa Büyükşehir Hastanesi’nin bir parçası olmak istiyor. Dolayısıyla bu ortaklığın, iş birliğinin nasıl olacağı ile ilgili teknik çalışmalar, yasal mevzuat şimdiden masaya yatırılmalı ve neticelendirilmelidir.

Bu olumsuzluğu yaşadık, bu olumsuzluktan olumlu bir netice çıkarırız diye düşünüyorum.”

 

Gürcafer: Enough is enough, this is getting tiresome

Cafer Gürcafer, President of the Cyprus Turkish Building Contractors Association (CTBCA), stated that the dues for the tenders originating from Turkey are not paid to the contractor and added, “This business has now become a complete disgrace.”

Stating that, “It is as if someone is trying to systematically ruin us,” CTBCA President Cafer Gürcafer said:

“Dues for tenders originating from Turkey for both last year and this year, are not paid to the contractor.  This business has now become a complete disgrace. The TRNC is blaming this on Turkey, Turkey on the TRNC, but in the end, the money is not paid.

The system we face and the situation we are in is that the Turkish Lira, which depreciated against the other currencies, does not cover our loss. The cost difference is paid to the contractor who arrives from Turkey and builds roads and completes other works, but we are not paid this cost difference in any way, nor are we paid the principal owed. It is as if  someone is systematically trying to ruin us. If anyone claims that the situation is not so, they should also explain why this has befallen us. Enough is enough, this is getting tiresome.”

 

 

Gürcafer: Artık yeter! Kabak tadı verdiniz

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, Türkiye kaynaklı ihalelerin parasının müteahhide ödenmediğini belirterek “bu iş tam bir rezalete dönüştü” dedi.

“Sanki birileri bizi sistemli bir şekilde batırmaya çalışıyor” diye konuşan KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer şunları kaydetti:

“Gerek geçen yıldan gerekse bu yıl çıkan Türkiye kaynaklı ihalelerin parası müteahhide ödenmiyor. Bu iş tam bir rezalete dönüştü.  KKTC, Türkiye’nin, Türkiye, KKTC’nin üzerine atıyor ama neticede para ödenmiyor.

Karşı karşıya kaldığımız sistem, içerisinde bulunduğumuz durum şu ki, yükselen döviz karşısında değer kaybeden Türk Lirası, zararımızı karşılamıyor. Türkiye’den gelmiş yolları veya diğer işleri yapan müteahhide fiyat farkı ödeniyor ama bize hiçbir şekilde bu fiyat farkı ödenmediği gibi ana para da ödenmiyor. Sanki birileri bizi sistemli bir şekilde batırmaya çalışıyor. Bunun böyle olmadığını iddia eden varsa lütfen bu başımıza gelenlerin neden başımıza geldiğini açıklasın. Artık yeter! Kabak tadı verdiniz.”

 

Erhürman: Köylerimizin yollarını yapabilecek uzmanlara sahibiz

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, iktidara gelmeleri halinde ilk işlerinin 5 yıllık uzun vadeli kalkınma planını devreye koymak olacağını, bu sayede siyasetin de ülkenin kalkınmasına odaklanacağını ifade etti.

Haberin ayrıntıları için tıklayınız >>>https://www.yeniduzen.com/erhurman-hukumete-geldigimizde-ilk-hedefimiz-5-yillik-kalkinma-plani-140958h.htm

Gürcafer: Do not ignore the cry of the breeder

Cafer Gürcafer, President of the Cyprus Turkish Building Contractors Association (CTBCA), said, “Our animal breeders, one of the most important cornerstones of the country’s economy, who contribute to every aspect of our lives with their labour and sweat, are crying out. Listen to their voice.”

CTBCA President Gürcafer expressed support for the action of the Association of the Animal Breeders and Feeders.

Calling out; “Do not ignore the cries of animal breeders and feeders”, Gürcafer noted that we all have to remain calm and collected during these days when our country is going through such difficult times.

Stating that this considerate approach was abused by the government and hopelessness was put on display by them choosing the easiest path, Cafer Gürcafer went on to say, “Governments should turn up to deliver solutions, not excuses.”

CTBCA President Gürcafer expressed that, “The problems should be solved before this rightful action started by our animal breeders is allowed to snowball. We support the justified reproach of the Association of Animal Breeders and Feeders”.

Gürcafer: Kıbrıslı Türk müteahhitler yok sayılıyor, hükümet yapılanı ayakta alkışlıyor

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB), köy yollarının ve bazı üst yapı işlerinin Türkiye’den gelen iki firmaya ihalesiz olarak verildiği bilgisinin alınması üzerine tüm üyelerini olağanüstü toplantıya çağırdı.

KTİMB’de bugün saat 16,00’da yapılacak olağanüstü toplantıda eylem kararı alınması gündemde.

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, köy yollarının ve bazı üst yapı işlerinin Türkiye’den gelen iki firmaya ihalesiz olarak verildiği duyumunun Kıbrıslı Türk müteahhitler arasında çok büyük bir rahatsızlık yarattığını ifade etti.

Gürcafer, Kıbrıslı Türk müteahhitlerin yok sayıldığını, hükümetin ise yapılanı ayakta alkışladığını söyledi.

 

Gürcafer: Üyelerimiz ayaklanmak üzeredir

Gürcafer, konuya ilişkin açıklamasında şunları kaydetti:

“Tüm köy yollarının yapımına ilişkin ihalelerin KKTC’de çıkarılması için çok çaba sarfettik ama bizim girişimlerimiz dışında hiçbir hükümet yetkilisi bu konuda herhangi bir girişimde bulunmamış hatta ortaya “bizimkiler almasa da olur” gibi bir tavır sergilemişlerdir.

Tüm köy yollarını ve bazı üst yapı işlerinin Türkiye’den gelen iki firmaya verildiği bilgisini aldık.

Bunun yanında havaalanının yanındaki askeri birliğin kalkması ile ilgili uzun yıllardır bizim müteahhitlerimizin beklediği üst yapı işlerini de yine ihalesiz bir biçimde Taşyapı İnşaat’a verdikleri bilgimize geldi. Bu çok büyük bir rahatsızlık yaratmıştır ve üyelerimiz ayaklanmak üzeredir.”

 

“KKTC’de firmalarımız boş boş otururken yapılacak işler, işe ihtiyacı olmayan Türkiye’nin dev firmalarına veriliyor”

 

KTİMB Başkanı Gürcafer, pandemi sürecinin ekonomide ciddi hasarlara sebep olduğuna dikkat çekerek bu sürecin temennilerin etkisiyle yönetilmiş olmasının hasarı derinleştirdiğini kaydetti.

Cafer Gürcafer, şunları söyledi:

“Pandemi süreci ekonomimizi yerle bir etti. Sürecin doğru öngörülerle değil de temennilerin etkisiyle yönetilmiş olması hasarı derinleştirdi.

Bu kötü günleri geride bırakmak, ayağa kalkabilmek için canla başla çalışıyoruz. İşe, aşa her zamankinden çok ihtiyacımız olduğu bir dönemde KKTC’de firmalarımız boş boş otururken yapılacak işler, işe ihtiyacı olmayan Türkiye’nin dev firmalarına veriliyor.

 

“Hükümet yapılanı ayakta alkışlıyor”

Peki bizim hükümetimiz ne yapıyor? Bu işlerin bizim insanımıza verilmesi için, kendi ekonomimize girmesi için çaba sarfetmediği bir yana bir de yapılanı ayakta alkışlıyor.”

Gürcafer: Üreticinin feryadını duyun

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, “Ülke ekonomisinin en önemli köşe taşlarından olan, yaşamımızın her noktasına emeği ve alın teri ile katkı koyan hayvan üreticilerimiz feryat ediyor. Bu sese kulak verin” dedi.

KTİMB Başkanı Gürcafer, Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği’nin eylemine destek belirtti.

“Hayvan üreticileri ve yetiştiricilerinin feryadını duymamazlıktan gelmeyin” çağrısı yapan Gürcafer, ülkemizin zor günlerden geçtiği bu günlerde hepimizin soğuk kanlı davranmak zorunda olduğunu kaydetti.

Ancak bu anlayışlı yaklaşımın hükümet tarafından suiistimal edildiğini ve işin kolayının tercih edilerek çaresizlik sergilendiğini belirten Cafer Gürcafer, “hükümetler mazeret değil, çözüm üretmek için gelmelidirler” dedi.

KTİMB Başkanı Gürcafer, “hayvan üreticimizin başlatmış olduğu bu haklı eylem kartopuna dönüşmesine müsaade edilmeden sorunlara çözüm bulunmalıdır. Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği’nin haklı serzenişini destekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Gürcafer: All segments of the society should claim Kutlu Adalı

Cyprus Turkish Building Contractors Association President Cafer Gürcafer noted that the statements of Sedat Peker, who is sought for being the leader of an organized crime gang, on the assassination of Kutlu Adalı should constitute a breaking point in the country.

Stating, “If you cannot take up even the murder of an intellectual, you cannot then talk about a State, even crows would laugh at this,” said Gürcafer, saying, “This situation should turn into a popular movement, and first of all, the people should claim their values. Only in this way, politics will follow the people.” he said.

“The efficiency of politics must be increased and must also be sanitised.”

“As a civic minded citizen, since the day Kutlu Adalı was killed, I feel the same feelings both in my head and in my heart,” said Gürcafer, adding;

“I think every Turkish Cypriot should feel the same. This is an issue that we should all be sensitive about. One of our intellectuals, a journalist, took a bold step to tell us the truth, exposed someone’s theft, and was therefore killed under the fallacy of ‘treason’. Now, another individual of the dark underworld confessed to what has happened. He said that he had followed Kutlu Adalı’s wife, İlkay Adalı’s suffering, and the process she went through. ‘They sent us there to kill but we didn’t do it,’ he says. There is nothing clearer than that. All politicians, right-wingers, leftists, trade unions and non-governmental organizations, in other words all segments of the society, should claim Kutlu Adalı. We have to experience this rupture for the clean-up and purification we need. Now, the efficiency of politics in this country has to be increased and it has to be sanitised.”

Cafer Gürcafer evaluated Peker’s confessions regarding the assassination of Kutlu Adalı to the GIYNIK Newspaper.

e society, the community should gather under one roof”

CTBCA President Cafer Gürcafer stated that Peker’s statements as a confession, could lead to the community to gather under one roof, and stated that the beginning of the struggle in many countries is at a similar point, adding “There is a need for a spark.”

Expressing that it should not be forgotten that Kutlu Adalı gave his life up for the society, Cafer Gürcafer said, “When he reported any news, he would not get rich, he would merely explain the facts to the society and enlighten them. His struggle was during the times when a bullet was the death penalty. There is no need to prove the patriotism of such persons. Those whose main aim was looting and pillaging murdered a journalist. As a society, if we do not wrestle with this, we cannot go forth and talk about sovereignty or statehood,”

“Right kind of struggle is needed”

Noting that the majority is not satisfied with the situation they are in, Gürcafer stated that the right kind of struggle should be waged at this point. Saying “It is not enough to cry out something in solitude”, CTBCA President Gürcafer said “Political parties need to be cleansed within themselves” and stated, “At the same time, it is necessary to bring the economy to a structure that can stand on its own feet. If you knock on someone’s door at the end of each month and say, ‘Give me money so that I can pay salaries’, you cannot demand an investigation be initiated against anyone. There is a lot to be done, and at present, a breaking point has to occur.”

“An ‘operation clean hands’ is required”

CTBCA President Cafer Gürcafer continued his statement by demanding that an ‘Operation Clean Hands’ is required in the country and added; ‘’Everything is in the open, we know which barons appoint the cabinet, or who collected bags of dollars and developed a strategy for whom to win and lose in elections. We must get rid of these for the future of our children and fight to create a more decent country. Our future is gone, theirs should not go either.”

“Attention should be paid to those who hide behind religion, flags and human rights.”

Emphasizing that the three basic means used by people who commit irregularities are religion, flag (homeland, nation) and human rights, Gürcafer said, “Here, too, there is murder committed in connection with theft that was done by hiding behind the homeland and the nation. All three are dangerous, we must remain vigilant.’’ Gürcafer, drawing examples, concluded by stating, ‘’You see, the person who defends the world peace is a fraudster, or a man who exhausts himself to build a mosque, steals.”