Kapat

Gürcafer KKTC’nin 40’ıncı yaşını kutladı

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin, kuruluş yıldönümünü kutladı.

Gürcafer, KKTC’nin, kurulduğu 15 Kasım 1983 yılından beridir, birçok kriz atlattığını ancak bu süreçte devlet olabilmenin zeminini oluşturan birçok alanda da gelişme kaydettiğini belirti.

Gürcafer, “KKTC’nin güçlü bir yapıya kavuşturulması Kıbrıs Türkünün bu topraklardaki varlığının kökleşmesine katkı koyacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle, Kıbrıs Türk halkının Cumhuriyet Bayramı’nı yürekten kutlarım” dedi.

Gürcafer, Atatürk’ü andı

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve sevgi ile andı.

Gürcafer, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete intikalinin 85. yıl dönümü nedeniyle mesaj yayımlayarak Atatürk’ün dünyanın saygı duyduğu, örnek bir lider olduğunun altını çizdi, dünya tarihine adını altın harflerle yazdıran Atatürk’ün 90 yıl önce ortaya koyduğu fikirlerinin, sözlerinin bugünün insanlığına ışık tutmaya devam ettiğini belirtti.

Gürcafer mesajında; “Mustafa Kemal Atatürk’ün mirası olan laik, demokratik ve çağdaş düzeni aynı zihniyetle geleceğe taşımak herkesin görevi ve sorumluluğudur. Bu bilinç ve sorumlulukla Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 85. Yıl dönümünde saygı ve rahmetle yad ediyorum” ifadelerini kullandı.

 

 

Gürcafer, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı Kutladı

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü kuruluş yıl dönümü nedeniyle mesaj yayımladı.

Gürcafer mesajında; “Başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm bağımsızlık mücadelesi kahramanlarını minnet ve rahmetle anar, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nızı kutlarım” ifadelerini kullandı.

 

Merhum Burhan Yetkili özlem ve saygı ile anıldı

Lefkoşa Türk Belediyesi’nin eski başkanlarından, inşaat sektörünün duayenlerinden Merhum Burhan Yetkili, Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) tarafından düzenlenen tören ile anıldı.

Anma törenine Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 3. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Başbakan Ünal Üstel, Cumhuriyet Meclisi Eski Başkanı Hakkı Atun, bazı bakan ve milletvekilleriyle Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı, bazı sivil toplum örgütü başkan ve temsilcileri, Yetkili ailesi ve çok sayıda seveni katıldı.

Merhum Burhan Yetkili’yi Anma Programı kapsamında, konuşmaların ardından, KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, Burhan Yetkili’nin eşi Gülay Yetkili ’ye günün anısına Ressam Semra Bayhanlı imzasıyla portre taktim etti.

Tören, KTİMB tarafından hazırlatılan, yapımcı ve yönetmenliğini de Serra Yılmaztürk’ün üstlendiği Burhan Yetkili belgeselinin izlenmesinin ardından sona erdi.

TATAR: HEM BELEDİYE BAŞKANI HEM DE MÜTEAHHİT OLARAK ÜLKEYE BÜYÜK HİZMETLER VERDİ

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Merhum Burhan Yetkili’nin bu ülkeye hem bir müteahhit olarak hem de belediye başkanı olarak büyük hizmetler vermiş bir değer olduğunu kaydetti.

Tatar, törende şu konuşmayı yaptı:

“Bu ülkede kurumsal yapı daha gelişmeden sayın Burhan Yetkili ile ortağı ve yol arkadaşı Mehmet Kahveci ile yaptığı hizmetlerin ne kadar önemli olduğunu bende buradan bir kez daha vurgulamak istiyorum.

Finansmana erişimin çok daha zor olduğu zamanlarda bu girişimleri yapmak, güvenilirliği sağlayabilmek, zamanında taahhüdü yerine getirebilmek, o dönemde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yapısında izolasyonlar ve ambargolar altında her türlü tecrit, insan haklarına aykırı her türlü uygulamaya maruz kalan bir ülkenin yolculuğunda Emek inşaat bir mihenk taşı olarak büyük hizmetler vermiş, büyük yatırımlar yapmıştır.

Ülkemizin en önemli inşaat şirketlerinden birisi olan Emek inşaat, ne üzücüdür ki projeden kaynaklanan bir hata yüzünden yıllarca Avrupa Birliği mahkemelerinde haksız yere yargılanmış, AB’nin kendi proje hatalarından dolayı Burhan Yetkili bu konuda çok derin üzüntüler yaşamıştır. Kendisi ile sürekli konuşuyor ve AB konusunda ne yapabileceğimizi istişare ediyorduk.

Burhan Yetkili bu ülkeye hem bir müteahhit olarak hem de belediye başkanı olarak büyük hizmetler vermiş bir değerimizdi. Bu duygu ve düşüncelerle Burhan Yetkili’yi rahmetle anar tüm aileye başsağlığı ve sabırlar dilerim.”

ÜSTEL: YETKİLİ, HAYATI BOYUNCA HEP ÇOK ÇALIŞMIŞ VE İNSAN SEVGİSİNİ HEP ÖN PLANDA TUTMUŞ BİR KİŞİ

Başbakan Ünal Üstel, törende yaptığı konuşmada, Burhan Yetkili’nin hayatı boyunca hep çok çalışmış ve insan sevgisini hep ön planda tutmuş bir kişi olduğunu söyledi.

Üstel şunları söyledi:

“Hem başarılı bir müteahhit hem de hakkaniyetli bir belediye başkanıydı. Burhan Yetkili en zor dönemlerde bir cesaret örneği göstererek Emek İnşaat’ı kurmuş ve ülkemizde inşaat sektöründe önemli hizmetlerde bulunmuştur. Aynı zamanda belediye başkanlığı döneminde Belediyeler Birliği’ni kurarak devletine hizmet etmiştir. Burhan Yetkili, yürüttüğü belediye başkanlığı süresince Ulusal Birlik Partisi rozetini bir kenara koyarak, Lefkoşa’ya unutulamaz katkılar sağlamıştır. Belediyeler Birliği Başkanlığı döneminde ise ülke belediyeciliğine değerli katkılarda bulunmuştur. Yarattığı eserleri asla unutmayacağız ve anısını her daim yaşatacağız. Kendisine bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum…Ruhu şad olsun…”

HARMANCI: BURHAN YETKİLİ LEFKOŞA TÜRK BELEDİYESİ’NDE HALA DAHA SAYGI İLE YAD EDİLEN BİR İSİMDİR

Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı (LTB) Mehmet Harmancı, Merhum Burhan Yetkili’nin 1990’lı yıllarda Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı seçilmiş ve o dönemki uygulamalarıyla ülkedeki yenilikçi belediye yönetişim modellerini ortaya çıkarmış bir isim olduğunu kaydetti.

Yetkili’nin özellikle teknolojiyi kullanması anlamında Lefkoşa Türk Belediyesi’nde hala daha saygı ile yad edilen bir isim olduğunu belirten Harmancı şunları söyledi:

“Öncelikle bireysel olarak sevgili Yetkili ailesi benim de yakından tanıdığım bir aile, sevgili Cahit Yetkili ile aynı sınıfta olduğumdan ötürü küçükken evlerine çok girip çıktığım bir aile ama bugün elbette onu anarken bir se siyasi kimliği ile anmamız gerekiyor. Herkesin ifade ettiği gibi, bir müteahhitlik okulu gibi işler gören Emek İnşaat ama aynı zamanda da Kıbrıs Türkü’nün çetrefilli demokrasi yıllarında, 1990’lı yıllarda Lefkoşa Türk Belediyesi Başkanı seçilmiş ve o dönemki uygulamalarıyla da aslında ülkedeki yenilikçi belediye yönetişim modellerini ortaya çıkarmış bir isim. Özellikle teknolojiyi kullanması anlamında Lefkoşa Türk Belediyesi’nde hala daha saygı ile yad edilen bir isimdir. Bunun dışında bir başka özelliği daha vardı, bir sonraki seçimde aday olmaması ile ilgili.  Çok fazla gün yüzüne çıkmayan bir kısım var, o da belediye evleri meselesi. Belediye evleri meselesinde partisiyle belki de karşı karşıya gelerek aday olmamayı tercih etmiş ve belki de aslında Lefkoşa’nın tek kentsel dönüşüm anlamında oluşabilecek bugünkü iklimdeki mücadeleyi de maalesef bugünkü veremememize sahne olmuştur. LTB’nde o tarihten bu yana çalışan personele bugün dahi sorduğunuzda hem iş disiplini anlamında hem de uygulamaları anlamında Burhan Bey’i çok çok önemli bir yere koyar. O yüzden LTB olarak biz de O’na karşı ödevlerimizi bir tamam yerine getirmek istiyoruz. Teknik İşler Kentsel Tasarım Komisyonu’na önümüzdeki günlerde bir önerimiz olacak. O öneri ile birlikte Burhan Yetkili’nin isminin yaşayacağı Lefkoşa’da, kendi muhitine yakın bir noktada bir yer vermeyi düşünüyoruz. Umarım O’nun okulundan çıkan öğrenciler bundan sonra da şehirlerde en az onun kadar hizmet ederler. Saygı ve sevgi ile yad ediyorum.”

GÜRCAFER: BAZI İNSANLAR HAYATINIZDA ÇOK DERİN İZ BIRAKIR. BURHAN ABİ BÖYLE BİR İNSANDI

 Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, sevginin, saygının ne kadar önemli bir silah olduğunu, sorunları çözmede, sonuca gitmede bu iki değerin aslında ne kadar kıymetli olduğunu Burhan Yetkili’nden öğrendiklerini söyledi.

Bir çalışan ile yola çıkan KTİMB’nin, bugün ülkenin en büyük birliklerinden biri olmasında Burhan Yetkili’nin çok büyük emeği ve katkısı olduğunu belirten Gürcafer, “Bu birlikteliği Burhan abiye borçluyuz” diye konuştu.

Gürcafer şunları söyledi:

“Bu anlamlı günü aslında Burhan abinin seneyi devriyesinde yapmayı planlıyorduk ancak Türkiye’deki deprem olayı yaşandı, ondan dolayı ertelemek zorunda kaldık. Bizim için konuşmak çok kolay değil. Bir insanın saygınlığını ölçmek için, beyninizde, vicdanınızda bir ölçüm yaparsınız ve bu ölçümü yaparken o kişinin etrafındaki insanlara nasıl davrandığını esas alırsınız. Yeni tanıdığınız bir insanı değerlendirirken o insanla ilgili mevkii ve makamı gereği altında olan insanlara davranışını ölçü olarak alırsınız. İşte tam da böylesi bir durumda, ben 1990’lı yılların başında genç bir müteahhitken, 20’li yaşlarda, Burhan Abi ile tanıştım ve o tanışmada ilgimi çeken, yanında çalışan personele davranışı, kendi çalışanlarına talimat verirken gösterdiği şefkat, ağzından çıkan her kelime sevgiyle yoğrularak çıkıyordu. Attığı her adımı saygı ile yoğrularak atıyordu. Böylesi bir dönemde tanıştık. Ondan sonraki hayatımızda, her noktasında, her aşamasında bizlere bir şeyler öğretti. Bazı insanların hayatınızda çok derin bir yeri olur, bu insanlar hayatınızda çok derin bir izler bırakır. Burhan Abi, sevginin, saygının ne kadar önemli bir silah olduğunu, sorunları çözmede, sonuca gitmede bu iki değerin aslında ne kadar kıymetli olduğunu hepimize öğreten bir adamdı. Ben şahsen diyalog yolumu geliştirmeyi, diyalog yolu ile sorunlara çözüm bulmayı ve bunu yaparken sevgi, saygı çerçevesi içerisinde yapmanın ne kadar etkili olduğunu O’ndan öğrendim. Bu sürede inşaat sektörü olarak önümüze çok sorunlar çıktı ama O’nun sayesinde, O’nun önderliğinde hem eğitildik hem öğrendik hem sorunları çözdük hem de büyüdük. Bir çalışan ile yola çıkan KTİMB, bugün ülkenin en büyük birliklerinden biri olduysa bunda Burhan abinin çok büyük emeği ve katkısı vardır. Bu birlikteliği Burhan abiye borçluyuz.”

ADANIR: BURHAN BEY’DEN ÇOK KIYMETLİ ŞEYLER ÖĞRENDİM. ONU TANIMAKTAN ÇOK MEMNUNUM

Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) Başkanı Tunç Adanır, üniversite yıllarında bir dönem Mehmet Kahveci ve Burhan Yetkili’nin direktörü olduğu Emek İnşaat’ta staj yaptığını ve kendilerinden çok kıymetli şeyler öğrendiğini kaydetti.

Adanır, Yetkili için, “. Burhan Bey çok sakin, çok sevecen ve bir şey söylemek istediğinde tane tane konuşan biriydi. İfade etmek istediği şeyi de çok net olarak ifade ederdi. Onu tanımaktan çok memnunum” dedi ve şöyle devam etti:

“Emek İnşaat aslında bir okuldur. Ben de üniversite yıllarımda ben de bir dönem Mehmet Kahveci ve Burhan Yetkili’nin yanlarında, Emek İnşaat’ta staj yaptım. Sonuçta inşaat sektöründe mimar, mühendis, müteahhit hepimiz bir paydaşız. Ortak noktada buluşan paydaşlarız. Mimar ve inşaat mühendislerinin de yetişmesinde en önemli katkı; inşaatta, şantiyede yaptığımız staj, aldığımız eğitimlerdir. O yüzden bu okuldan ben de geçtim. Burhan Bey ve Mehmet Bey’i de tanımakta çok mutlu oldum ve bana katkıları çok fazla oldu. Burhan Bey ile ayrıca sosyal hayatta da görüşüyorduk. Benim yaptığım birkaç projede de karşılaştık. Zannederim herkes aynı şeyleri söyleyecek. Burhan Bey çok sakin, çok sevecen ve bir şey söylemek istediğinde tane tane konuşan biriydi. İfade etmek istediği şeyi de çok net olarak ifade ederdi. Hatta bir proje ile ilgili ortam gerildiğinde o ortamda bile söyleminin içerisinde sadece kelimenin vurgusunu yapardı. Burhan Bey’den ben de kendi adıma gerçekten çok kıymetli şeyler öğrendim. Bundan dolayı da onu tanımaktan çok memnunum. Ruhu şad olsun.”

YETKİLİ: KARŞISINDAKİNE BİLGİSİNİ AKTARMAYI ÇOK SEVERDİ, CESARET VERİR, ÖZGÜVEN SAĞLARDI

Merhum Burhan Yetkili’nin kardeşi Merhum Hasan Yetkili’nin eşi Havva Yetkili, törende yaptığı konuşmada, Burhan Yetkli’nin mühendisliğe ve mühendislere çok değer veren bir kişi olduğunu söyledi.

Havva Yetkili, Burhan Yetkili’nin örnek bir kimse olduğunu kaydederek, “Karşısındakine bilgisini aktarmayı çok severdi, bu bilgileri aktarırken de asla karşısındakini küçümsemezdi. Aksine ona cesaret verir, özgüven sağlardı” dedi.

Havva Yetkili şöyle konuştu:

“Burhan Yetkili Merhum eşim Hasan Yetkili’nin abisiydi. Burhan Yetkili hem aileden abimiz aynı zamanda meslektaş olmamız hasebi ile meslek abimiz olarak yaşamımızda yer aldı. Bize yaklaşımı ve tavsiyeleri ile yaşamımızda çok derin ve çok anlamlı izler bıraktı. Burhan Abiyi çok değer verdiğimiz iki özelliği ile anmak istedim aslında. Hasan ile ikimizin her zaman örnek aldığımız özelliği; kendisinin mühendislik nosyonunu çok çok önde tutmasıydı. Hep bir mühendis olarak olaylara baktı. Mühendisliğe ve mühendislere çok değer verirdi. Karşısındakine bilgisini aktarmayı çok severdi, bu bilgileri aktarırken de asla karşısındakini küçümsemezdi. Aksine ona cesaret verir, özgüven sağlardı.1978 yılında, mezun olup Kıbrıs’a geldiğimizde Ercan Devlet Havaalanı yeni açılmıştı. Ercan’dan Güzelyurt’a ailelerimizin yanına giderken Lefkoşa Ortaköy’de Burhan abimizde bir mola verdik. Abim tabi çok sevindi ama bu sevincin arkasında başka bir neden de vardı. Biraz sonra elinde kocaman bir dosya ile geldi. ‘Oh ne güzel oldu mühendis oldunuz, artık benim yükümü alacaksınız. Ben müteahhitlikte çok yoğunum, proje yapamıyorum. Bu projeyi siz yapacaksınız’ dedi ve dosyayı verdi. Proje; Lefkoşa Dereboyu’nda 4 katlı apartman projesi. Önce eşim, ‘Aman abi biz daha tek katlı bina yapmadık, 4 katlıyı nasıl yapacağız’ dedi. Ben de işin sorumluluğundan korkmuş olacağım ki, ‘Abi işte bizim düğün var, düğüne hazırlanacağız, falan’ derken, ‘yaparsınız, yaparsınız. Siz İstanbul Teknik Üniversitesi’ni bitirip geldiniz, işin zoru oydu, bundan sonraki zor değil. Size verdiğim dosyada, benim örnek bir projem var. Siz o projeye bakın, anlamadığınız yerleri de bana sorun ve bu projeyi yapın. Düğünden önce de yapın’ dedi. Hiçbir sorumuzu yanıtsız bırakmadı ve neticede biz o projeyi düğünden önce bitirdik. Burhan Yetkili ve Mehmet Kahveci, inşaat mühendisi olarak bu şirketin temelinde çok büyük emekleri vardır. Üçüncü ortak olarak da Turan Kaynak. Piyasada bilinen adı ile ‘Kulaksız Turan’ O da engin bir şantiye tecrübesi ile bilgisi ile şantiyelerde fırtına gibi eserdi. Emek İnşaat o dönem biz genç mühendisler için bir okuldu. Emek İnşaat’ta çalışan arkadaşlar edindikleri bilgi ve tecrübe ile daha sonra kendi şirketlerini kurdular. Ülkemizde de çok iyi işler başardılar. Burhan abimizin ruhu şad olsun.”

YILMAZTÜRK: BURHAN BEY, ÜLKESİNİ ÇOK SEVEN, GERÇEK BİR VATANSEVER AMA AYNI ZAMANDA DİYALOĞU HİÇ BIRAKMAYAN BİRİYDİ

Yapımcı-Yönetmen Serra Yılmaztürk, Merhum Burhan Yetkili’nin meslek çıkarlarını toplum çıkarlarının önüne geçmeyecek şekilde davranan, bu farkındalığı oluşturması, sanata değer veren bir insan olması, iş veren olarak herhangi bir cinsiyet ayrımı yapmadan sadece liyakat sahibi kişilerle çalışmayı seçen bir kimse olduğunu kaydetti.

Burhan Yetkili’yi tanımış olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Yılmaztürk şunları kaydetti:

“Burhan Bey ile benim tanışmam KTİMB’nin tarihçesini üç bölümde anlattığımız ‘Yapıcılıktan Müteahhitliğe’ Belgeselini hazırlarken oldu. Çok zorlandım, hiçbir kayıtlı materyal bulamadım. Sözel tarih gibi olurken Burhan Bey ile tanıştım. Gerçek bir beyefendiydi. Hazine bulmuş gibi oldum çünkü çok titizlikle tuttuğu inanılmaz bir arşiv vardı. O arşivden ne zaman yardım istesek hiç çekinmeden, yoksunmadan bize yardım etti. Bu belgeseli yaparken Burhan Bey’in bu toplumda ne kadar çok insana dokunduğunu ne kadar değerli olduğunu, dürüstlüğünü, başarısını, ne kadar eğitimli bir insan olduğunu ve bu eğitimi kendisine saklamak değil, gençlerle nasıl paylaştığını, onlara nasıl inisiyatif verdiğini, birlikte çalışmanın değerini nasıl bildiğini gördüm. KTİMB’nin ilk başkanlarından olması, sonra da yönetim kurulunda verebildiği bütün desteği vermesi, meslek çıkarlarını hiçbir zaman toplum çıkarlarının önüne geçmeyecek şekilde davranması, bu farkındalığı oluşturması, sanata değer veren bir insan olması, iş veren olarak herhangi bir cinsiyet ayrımı yapmadan sadece liyakat sahibi kişilerle çalışmayı seçen, gerçekten tanıdığıma çok memnun olduğum bir insan. Cafer Bey, ‘bu belgeseli yapar mısın? Diye sorduğunda çok heyecanlandım. Çünkü 3 ay gibi kısa bir sürede nasıl gereken değeri verebilirim diye endişelendim. Burhan Bey, ülkesini çok seven, gerçek bir vatansever ama aynı zamanda diyaloğu hiç bırakmayan, aynı adada olduğumuz için ne iş birliğini ne ortak çalışmayı bırakmayan bir kişiydi. Bizim hakikaten bu değerleri sahiplenmemiz gerektiği bir zaman dilimindeyiz. İnsanlık çok zor bir zamandan geçiyor. Bu belki de böyle bir dönemde ayrıca önemli hepimiz için. Söylenecek çok şey var ama bir şey var ki benim için çok önemli. Burhan Yetkili belgeselinin kurgusunu yaptıktan sonra montajı yapan genç arkadaşımız; ‘Bizim ülkemizde bu kadar değerli insanlar varken neden biz onları okullardan öğrenmiyoruz’ dedi. Bu belgesel kesinlikle bir güzelleme değil. Dokunduğu onca insandan ulaşabildiğimiz birkaç insanın anlattıkları. Burhan Bey, belediye başkanlığından 2 dönem sonra, seçimi kaybeden belediye başkanı, seçimi kazanan belediye başkanına görev devir teslimini yapmıyor. Buran Bey bunu farkediyor, yeni seçilen belediye başkanını ziyaret ediyor ve tüm arşivini paylaşıyor. Yapılmış projeler, devam eden projeler ve bu projelerle ilgili kimlerle görüşüldü, ayrıntılarına kadar bilgiler aktarıyor. Çok kıymetli bir insandı.”

 

 

Gürcafer: Ciddi bir siyasi gelişme olduğunu Bakü’de açık bir şekilde hissettik

 

  • “Kıbrıs Türk toplumunun artık birilerinin keyfine göre yaşayacak hali yok. Dünya devletleri ile birtakım ilişkilerin kurulması çok olağan.”

 

  • “Ambargolar altında, neredeyse açık hava cezaevinde 50 yılımızı geçirdik. Bunlara rağmen bu toplum varlığını sürdürmek için çırpındı, çırpınmaya da devam ediyor. Dolayısıyla bu tür ilişkiler olacak. Bu iş ila nihayet böyle gitmez”

 

  • “Bakü’de en üst düzeyde ağırlandık. Ciddi bir farkındalık yarattık. Kıbrıs Türk toplumunun sesini duyurduk. ‘Biz buradayız, biz varız ve biz varlığımızı devam ettirmek istiyoruz’ mesajını verdik”

 

 

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, Azerbaycan’ın Bakü şehrine gerçekleştirilen ziyareti, Kıbrıs Postası TV’de Ulaş Barış’a değerlendirdi.

Kıbrıs Türk toplumunun toplumsal varlığı ile ilgili ciddi bir erozyon yaşadığını söyleyen Gürcafer, “bu tür etkinlikler, Kıbrıs Türk toplumunun toplumsal varlığı ile alakalı çok önemli gelişmelerdir” dedi.

Cafer Gürcafer, “Öncelikle ciddi bir siyasi gelişme olduğunu açık bir şekilde hissettik. Devlet düzeyinde karşılanmış olmamız, ilişkilerin geliştirilmesi için ciddi bir çaba sarf edildiği ve bütün bunların yaşandığı bir ziyaretti. Sayın Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Aliyev ile görüşmesi, Sayın Başbakan Ünal Üstel’in bakanlar ile yaptığı toplantılar. Bizim iş dünyasının en üst düzeydeki iş insanları ile yapmış olduğumuz görüşmeler önemli” diye konuştu.

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, Bakü ziyaretinin ekonomik yansımalarının hemen görülmesinin mümkün olmadığını bunun için öncelikle ciddi bir çalışmanın ortaya konması ve devamının getirilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Gürcafer, devletler arası siyasi ve ekonomik ilişkilerin artık tüm dünyada bu modelle kurulduğunu ancak bu modelin kazan-kazan şekline dönüştürülmesi için önemli çaba sarfedilmesi gerektiğini belirtti.

Gürcafer, şöyle konuştu: “Bu tip ziyaretler bütün dünyanın kullandığı bir modeldir. Bir ülkenin devlet başkanı, örneğin Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gerek Afrika ülkelerine gerekse diğer ülkelere, özellikle de yeni ilişki kurduğu ülkelere giderken iş dünyası ile birlikte gider bunun ülkesine bir getirisi olması için siyasi gelişmeler ile ekonomik gelişmeleri birbirine paralel, uyum içerisinde götürür. Bunun bir başlangıç noktası vardır ama esas ihtiyaç duyulan çalışma sonrasındadır. Siz oraya bir ürün satacaksınız ya da siz oradan turist veya öğrenci getireceksiniz. Siyasi düzeyde bu ilişkilerin oluruna bir olur verilir. Olur verilikten sonra bunu kazan-kazan şekline dönüştürmek artık sizin çalışmalarla ilgilidir. Planlamak, programlamak lazım. Yöntem de hem siyaset hem iş dünyası buna fokuslanır ve devamını getirir. Bunun devamı gelirse meyvelerini yersiniz devamı gelmezse de o iş yaptığınız ziyaretle kalır, öteye gitmez. Burada mesele ne murat ettiğimizdir.”

 

“KIBRIS TÜRK TOPLUMUNUN SESİNİ DUYURDUK”

 

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, Azerbaycan’ın KKTC’yi ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkide tanınma olmasa bile bu düzeyde ilişkiler geliştirmesinin Kıbrıs’ta çözüme de katkı koyacağına inanç belirtti.

Gürcafer, “Bizi ‘devlet’ diye tek kabul eden ülke Türkiye Cumhuriyeti. Onun yanında ikinci bir Türk devletinin KKTC’yi ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkide tanınma olmasa bile bu düzeyde ilişkiler geliştirmesi bence Kıbrıs’ta çözüme de katkı koyar. Çünkü kabul etmemiz gerekir ki Güney Kıbrıs bu noktada çok rahat davrandı. Özellikle Annan Planı döneminde. Güney Kıbrıs’ta o dönemki cumhurbaşkanları; ‘Bırakın AB’ye girelim, Avrupa hukuku çerçevesinde bu işi çözeceğiz, bütün mallarımızı da geri alacağız ve Kıbrıs Cumhuriyeti’ne geri döneceğiz’ dedi ve inandırdı. Bunun böyle olmayacağını hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla burada bir fikir değişikliğine gitmesi gereken taraflardan bir tanesi de Güney Kıbrıs’tır. Bu tür gelişmelerin aslında çözüm masasına zorlayıcı olacağını da düşünüyorum. Ancak onun ötesinde bizim varlığımızı sürdürebilmemiz için bir ekonomiye ihtiyacımız vardır. Kendi evimiz, kendi vatanımız içerisinde yaşamımızı devam ettirebilmemiz için evimizde kaynatmamız gereken bir tenceremiz vardır. Bu nedenle işe, aşa ihtiyacımız vardır. İşte tam da bu noktada bu ekonomik gelişmeleri ben çok da önemsiyorum” diye konuştu.

Ekonomi ile siyasetin birbirinden ayrılmaz birer parça olduklarını ifade eden Cafer Gürcafer, “Siyaset ekonominin önünü açar. Ekonomi de ülkedeki sosyal ve ekonomik yaşamı geliştirir, demokrasiye katkı koyar. Bu aslında bir ekip çalışmasıdır. Bunun başlangıcını biz düzgün bir biçimde yaptık. En üst düzeyde ağırlandık. Ciddi bir farkındalık yarattık. Kıbrıs Türk toplumunun sesini duyurduk. ‘Biz buradayız, biz varız ve biz varlığımızı devam ettirmek istiyoruz’ mesajını verdik. Bundan sonra hem siyasete hem iş dünyasına ciddi bir görev düşer ki o da ne kadar faydaya dönüşebilen ekonomik ilişki kurabilirsek kuralım ve bunu sürdürülebilir kılalım” ifadelerini kullandı.

 

“YOL HARİTASI BELİRLEYİP, HÜKÜMET İLE PAYLAŞACAĞIZ”

 

KTİMB Başkanı Gürcafer, 20 yıl önce ‘pis ve gelişmemiş bir şehir’ izlenimi veren Bakü’nün bugün Dubai ile yarıştığını, KKTC’nin ise 30 yıl ilerisinde olduğunu, yıllar içerisinde KKTC’nin olduğu yerde sayarken dünyanın çok hızlı hareket ettiğini, aradaki makasın giderek açıldığını kaydetti.

Bakü pazarına da değinen Gürcafer Şöyle konuştu: “Bakü’de çok ciddi kaynak var. Çok büyük bir ekonomi var. Bizim oraya verebileceğimiz ürünlerimiz var. Oradan turist getirme potansiyelimiz var. Kültürel ilişkileri karşılıklı geliştirme, sahip çıkma olanağı var. Üniversite sektörümüz için bir Pazar var. Bizim sektörümüzle ilgili, turizm amaçlı konut sektörü ile ilgili Pazar var. Oradan da bir talep, istek var. Bununla ilgili bir yol haritası belirlemek için iş dünyası olarak kendi içerimizde değerlendiriyoruz. Önümüzdeki günlerde bununla ilgili bir kapsamlı toplantı yapacağız, bir yol haritası belirleyip, hükümet ile paylaşacağız. Buradan ciddi anlamda hem siyasi hem ekonomik bir beklenti var ise buna odaklanan, günlük takip eden, zaman zaman ortaya çıkacak olan sorunları siyasi düzeyde çözecek bir ekibe ihtiyaç var.”

 

“TÜRKİ DEVLETLERİ KENDİ İÇERİSİNDE AB MODELİ BİR SOSYO-EKONOMİK YAPILANMAYA GİDİYOR”

 

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, izleniminin; Türki devletlerin kendi içerisinde AB modeli bir sosyo-ekonomik yapılanmaya gittiği bu birliktelik içerisinde KKTC’nin pozisyonuna bir model biçildiği şeklinde olduğunu söyledi.

Gürcafer, şöyle dedi:

“Azerbaycan’ın bizi tanıyacağı KKTC’nin ilan edildiği ilk günden beri konuşulur. Bu benim Bakü’ye dördüncü ziyaretimdi. Evet hiçbir ziyaretimde misafirperverlikte hiç imtina etmediler. Sayın Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş ile birlikte gittiğimizde, Denktaş beyi neredeyse yere göğe sığdırmadılar. Tabi Denktaş beyin Türk dünyasında ayrı bir ismi ve ayrı bir saygınlığı vardı. Bunu görmek hepimizi de mutlu etti ama çekindikleri bir şeyler olduğunu, uluslararası hukukun dışında hareket etmek istemedikleri ile ilgili birtakım endişeleri oldu, tabi o zaman Karabağ sorunu da vardı. Benzeştirme vardı. O dönem bunlardan dolayı tanınmanın söz konusu olmayacağını, ilişkilerin bile çekinerek kurulduğunu hissederdiniz. Benim anladığım kadarı ile bu kez, Türki devletlerin kendi içerisinde AB modeli bir sosyo-ekonomik yapılanmaya gidiyor olduğunu gördük. Sanırım bu birliktelik içerisinde KKTC’nin pozisyonuna bir model biçilmiştir. Bu çerçevede bir kararlılık var. Daha önce böyle bir kararlılık görmedik. Bu organizasyon Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev’in de onay verdiği bir organizasyon olmuştur.  Kırgızistan’da 3 Kasım’da Türk Devletleri Zirvesi var. Benzer bir ziyaretin de oraya yapılacağını düşünüyorum.”

 

“BU TOPLUMUN BİRİLERİNİN KEYFİNE GÖRE YAŞAYACAK HALİ YOK”

 

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, Kıbrıs Türk toplumunun artık birilerinin keyfine göre yaşayacak hali olmadığını ve dünya devletleri ile birtakım ilişkilerin kurulmasının çok olağan olduğunu kaydetti.

Gürcafer, “Bizim de işe aşa ihtiyacımız var. Biz ambargolar altında, neredeyse açık hava cezaevinde 50 yılımızı geçirdik. Bunlara rağmen bu toplum varlığını sürdürmek için çırpındı, çırpınmaya da devam ediyor. Dolayısıyla bu tür ilişkiler olacak. Bu iş ila nihayet böyle gitmez. Ben bu gelişmelerin görüşme masasının tekrar oluşmasına katkı koyacağına ve görüşme masasının oluşmasına sebebiyet vereceğini düşünüyorum” dedi.

 

OKULLARIN GÜÇLENDİRİLMESİ

 

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, okulları güçlendirme çalışmalarına ilişkin eleştirilere de yanıt niteliğinde açıklamalarda bulundu.

Eğitimde sıkıntılı bir süreç yaşanacağını kaydeden Gürcafer, “Bu işin üç alternatifi vardır. Ya bu binalar yapılana kadar çocuklar barakada eğitim görecek ya okulları kapatacağız, evden online eğitim olacak ya da riskli binalarda eğitim olacak. Onun için gerekirse bir süre sıkıntıya katlanacağız ama çocuklarımızın hayatını güvence altına alacağız” dedi.

Gürcafer’in açıklamaları şöyle: “Önümüzdeki 6 ay, eğitim; eğitim alanları ve eğitim binaları açısından sıkıntılı geçecek. Bunun müsebbibi kimdir? Hiç oralara girmiyorum ama çok uzun yıllarıdır, ‘okullarımızı tarayalım, okullarımız depreme dayanıklı değildir. Önceliklerimizi belirlerken okullarımızı en öncelikli yere koyalım’ diyoruz. Çok söyledik, dinlenmedi. Popülist yaklaşımlarla, yol vs. ihaleleri yapıldı. Ta ki 6 Şubat depremine kadar. Depremin akabinde bizim önceliğimiz, ülkenin önceliği haline geldi ve çok süratli bir şekilde bir kriz masası oluşturuldu. Bu kriz masasında jeofizikçiler, bize tehlikenin boyutunu anlattılar. Akabinde biz KTMMOB Mühendisler Odası ile bir toplantı yaparak bütün okullarda bir tarama yaptık, bilimsel olarak da mevcut durumu ortaya koyduk. Ortada ciddi bir sıkıntı var. Dolayısıyla ne kadar süratli bir şekilde bu okulları güçlendirebiliriz ve olası bir depremde can kaybı riskini ortadan kaldırırız. Bir okulda göçme tehlikesi varsa bu olası bir depremde o okulun olduğu gibi göçeceği anlamına gelir. İsias Otel’de de bu oldu. Göçtü. Güçlü binalar, depremde kırılır, çatlamalar olur ama insanı öldürmez. Bu binalarda insanların yaşamını sürdürebileceği kadar boşluk alanlar bırakır, ne kadar şiddetli olursa olsun.

 

“GEREKİRSE BİR SÜRE SIKINTIYA KATLANACAĞIZ AMA ÇOCUKLARIMIZIN HAYATINI GÜVENCE ALTINA ALACAĞIZ”

 

‘Yaz tatilinde yapılabilirdi’ eleştirileri var. Süreçte elimizden geldiğince hızlı olduk. Tespitlerin yapılması ve güçlendirme projelerinin yapılması da bir süreçtir. Bu süreçte öyle üç beş günde bitecek bir süreç değil, statik hesaplamalar var. 50’ye yakın mühendis işini, gücünü bıraktı, ciddi bir özveri, çok büyük bir emek ortaya koydular. Sonrasında çok hızlı hareket edebilmemiz için ihale mevzuatında değişiklik yaptık. Sonrasında birim fiyatları mevzuatını hazırladık, şu anda 15 okulda ihale sreci tamamlandı, her hafta da yenileri olacak. Güçlendirme için önümüzdeki yazı bekleyemeyiz. O süreçte bir şey olursa kimse bunun hesabını veremez. Onun için gerekirse bir süre sıkıntıya katlanacağız ama çocuklarımızın hayatını güvence altına alacağız.”

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, süreçte kriz masasının çok iyi çalıştığını ve ortada çok büyük bir özveri ve emek olduğunu kaydetti.

Cafer Gürcafer, “Sayın başbakana ‘bu masayı yetkilendir, bu masanın kararları hayat bulsun’ dedik, Bakanlar Kurulu onayı ile masa yetkilendirildi. Çok hızlı ilerledik. Çok hızlı kararlar aldık, birkaç tane kanun hükmünde kararname çıkarttırdık. Mühendisler Odası çok iyi çalıştı. İnsan kaynaklarını en iyi şekilde kullandı. İnşaat Encümeni’nde bir kaynak vardı biz onu projelerle ilgili buraya ayırdık. Olabildiğince organize olduk. Bunun daha ötesinde de olmazdı” dedi.

 

“GELİN ÖNÜMÜZE BAKALIM! TARTŞMALAR BİZİ İLERİYE GÖTÜRMEZ”

 

Popülist söylemlerle takılarak geçirilecek her saniyenin büyük bir kayıp olduğuna vurgu yapan Cafer Gürcafer, konuşmasının devamında konuya ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Cafer Gürcafer, “Ben artık popülist söylemlere çok fazla kulak vermiyorum, işime, önüme bakıyorum. Popülizm zaten bizim ülkemizin en büyük hastalığı. Bundan zümresel, siyasi çıkarlar elde etmek… Eleştiri yapacaksak önce biraz araştıralım da ona göre eleştirimizi yapalım. Güçlendirme çalışmalarının yaz tatilinde yapılmasını ben istemez miydim? Aslında bunun için benim söyleyeceğim çok fazla söz var da bu da çok anlam ifade etmez.

Bu ülkenin kurulduğu günden bugüne kadar hükümet yapmış olanların hepsinin, eğitim bakanlığı yapmış olanların tümünün, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı yapmış olanların tümünün, TC-KKTC Protokollerini imzalamış olanların tümünün, milletvekillerinin, sendikaların sorumluluğu vardır. Bu kabahati bölecek olursam hepimize eşit böleceğim. Hepimizin sorumluluğu vardır. Kimse kendini soyutlamasın ama bunu söylemek, bunu tartışmak bizi bir yere götürmez. Gelin önümüze bakalım. Şu anda önümüzde sıkıntılı bir süreç vardır. Bir ayağımız iki pabuçtadır, bir an önce bunları tamamlamamız lazımdır.”

 

KTİMB: Bakü’deki etkinlik için tüm masraflar, katılımcı firmalarımız tarafından eşit şekilde karşılandı

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB), KKTC ile Azerbaycan arasındaki diplomatik, kültürel ve ekonomik ilişkilerin gelişmesi amacıyla Bakü’de gerçekleştirilen “KKTC Kültür ve Tanıtım Günleri” etkinliğine 20 kişiden oluşan bir heyet ile katıldı.

KTİMB’den yapılan açıklama şöyle:

‘KKTC Kültür ve Tanıtım Günleri’ etkinliği için katılımcı firmalarımız, devlet bütçesinden herhangi bir katkı almamıştır. KTİMB, organizasyona 20 kişiden oluşan bir heyet ile katılım sağlamıştır. Tüm masraflar, katılımcı firmalarımız tarafından eşit şekilde karşılanmıştır.

Etkinlik çerçevesinde katılımcı firmalarımız, bu sabah Hilton Otel’de oluşturduğu toplantı masalarında, B2B görüşmelerine başladı. Azerbaycan’dan etkinliğe katılan sivil toplum örgütü yetkilileri ve çok sayıda iş insanı ile görüşmelerimiz tam gün sürecek.

Başbakanlık ile KTİMB arasında protokol imzalandı

Başbakanlık ile KTİMB arasında Gazimağusa, Yeniboğaziçi, Ulukışla, Vadili, Dörtyol ve Atlılar “Şampiyon Melekler” anıt mezarlarının yapılmasına ilişkin protokol imzalandı.

Haberin ayrıntıları için tıklayınız >>>https://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n488433-sampiyon-meleklerin-anit-mezarlarinin-yapilmasina-iliskin-protokol-imzalandi

Yabancılara 34 bin 200 konut

Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, bugüne dek yabancılara 34 bin 200 konutun satıldığını açıkladı, bölgelere göre dağılımında İskele’nin başı
çektiğini, Çatalköy, Esentepe, Tatlısu Mersinlik’in de yoğunlukta olduğunu aktardı.

 

Haberin detayları için tıklayınız >>>https://www.yeniduzen.com/yabancilara-34-bin-200-konut-166233h.htm

Kayıt dışı iş gücü masaya yatırıldı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu Polis Genel Müdürlüğü ve Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği ile bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda ülkedeki kayıt dışı iş gücü sorunu ve alınması gereken tedbirler ele alındı.

Haberin ayrıntıları için tıklayınız >>>https://www.kibrispostasi.com/c35-KIBRIS_HABERLERI/n484707-calisma-ve-sosyal-guvenlik-bakani-sadik-gardiyanoglu-kayit-disi-is-gucu-ile-mucadelemiz-basladi

Gürcafer: Örnek bir değerimizi yitirdik. Işıklar yoldaşın olsun Mehmet’im

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, DEV-İŞ’in eski başkanlarından Mehmet Seyis’in vefatı dolayısıyla taziye mesajı yayımladı.

Cafer Gürcafer, “Kıbrıs Türk toplumunun varlığında büyük emeği olan örnek bir değerimizi yitirdik” açıklamasında bulundu.

Gürcafer’in açıklamasının devamı şöyle: “Ömrünü yurduna, insanına ve insanlığa adamış, Kıbrıs Türk toplumunun varlığında büyük emeği olan örnek bir değerimizi yitirdik. Işıklar yoldaşın olsun Mehmet’im.”