Kapat

Tag kıbrıs türk inşaat müteahhitleri birliği

Gürcafer: Çıkarın artık o pembe gözlükleri gözünüzden

KKTC’nin serbest bölge olması projesine Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği’nden (KTİMB) de tepki geldi.

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, yazılı açıklamasında, ülke gerçeklerine işaret ederek yığılmış mazbatalar, kapıya dayanmış banka taksitleri, her geçen gün artan faizler, kepenk kapatan işletmeler, eriyen ulusal sermaye karşısında ciddi endişenin hakim olduğuna dikkat çekti.

Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) kurultayına çok az bir zaman kala KKTC’nin serbest bölge olması projesinin reklamlarının yapılmaya başlandığına vurgu yapan Gürcafer, “Peki kim hazırlıyor bu projeyi sizlere? Üniversitelerimizin değerli ekonomistleri bu çalışmanın içerisinde mi? Ülkemiz iş dünyasının bundan haberleri var mı? Sivil toplum örgütleri ile paylaştınız mı?” diye sordu.

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer’in açıklaması aynen şöyle:

“Çıkarın artık o pembe gözlükleri gözünüzden. Ülke gerçeklerini görün ve çözmeye çaba harcayın. Yığılmış mazbatalar, kapıya dayanmış banka taksitleri, her geçen gün artan faizler, her geçen gün kepenk kapatan işletmeler, her geçen gün eriyen ulusal sermayemiz karşısında endişelerimiz her geçen gün artıyor. Bıraktık iyiye gitme arayışını, daha kötü olmayalım gailesi içerisindeyiz. Ekonomik kalkınma için gerekli olanlarla uzaktan yakından alakası olmayan işler yapıyorsunuz. Ne alakaysa kurultaya bir ay kala şimdi bir de tüm KKTC’nin serbest bölge olması projesinin reklamlarını yapmaya başladınız. Peki kim hazırlıyor bu projeyi sizlere. Üniversitelerimizin değerli ekonomistleri bu çalışmanın içerisinde mi. Ülkemiz iş dünyasının bundan haberleri var mı? Sivil toplum örgütleri ile paylaştınız mı? Dalga geçmeyin bizimle Allah aşkına. Gölge etme başka ihsan istemez diyecek noktaya getirdiniz kendi kendinizi.”

Müteahhitlerin eylemine 2 örgütten destek

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği’nin (KTİMB),  Pazartesi günü yapacağı araçlı eyleme Kıbrıs Türk İnşaat Taşeronları Birliği (KTİTB) ve Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası (KTEZO) da destek veriyor.

3 örgütün yaptıkları ortak açıklama şöyle:

Bıçak kemiğe dayanmıştır.
Her türlü yapıcı yaklaşım hepimiz tarafından sergilenmiştir ama gelinen noktada siyaset, ülke için çözüm üretmekten uzaktır.
On binlerce insanımız işsizlik ve açlıkla karşı karşıyadır.
Küçüklü büyüklü bütün işletmelerimiz borç batağına düşmüş, her geçen gün daha da artan faizler karşısında hükümet tarafından önlem alınmasını, çare üretilmesini, elinden tutulmasını, derdine deva olabilecek yasal bir düzenlemenin yapılmasını beklerken, onlar baronların yanında olmayı, onların isteklerine göre hareket etmeyi tercih etmektedirler.
Yabancı sermaye kontrolsüz bir biçimde ülkeye girmekte, yatırım yapıyorum adı altında ve gözümüzün içerisine baka baka ekmeğimizi, çoluk çocuğumuzun rızkını elimizden almakta, ülkeyi yönetmek için görevli olanlar ise buna alkış tutarak seyirci kalmaktadırlar.
Gerek işverenler ve işletmeler gerekse çalışanlarımız olsun on binlerce insanımız evleri, iş yerlerine gelen hacizler karşısında ağlarlarken onlar üç maymunu oynamaktadırlar.
Sosyal ve ekonomik plansızlık, hepimizi tüketti.
Ülkemizin ve bütün değerlerimizin gözümüzün önünde eridiğine tanık oluyoruz ve her geçen gün bu dağınıklık, bu plansızlık hukuksuzlukla da birleşerek kendini daha fazla hissettiriyor.
Esnaf sürekli eriyor.
Yabancı sermaye hususundaki kontrolsüzlük nedeniyle işletmelerimiz sürekli kabuk değiştiriyor.
Yerli işletmelerimiz yerini, elini kolunu sallaya sallaya gelen yabancılara bırakıyor.
Kıbrıs Türk İnşaat Taşeronları Birliği’nin (KTİTB) üyeleri, ülkemizin taşeronları, binlerce insanımızı istihdam eden ve 70 alt sektörü destekleyen, tamamı emekçilerimizden oluşan taşeronlarımız, bir bir yurt dışından gelen kayıtsızlar karşısında yok oluyor.
Bütün bu olanlar ülkede demokrasinin katledilmesine göz yummaktan kaynaklanmaktadır. Demokrasinin olmadığı yerde hukuksuzluk vardır. Hukuksuzluğun olduğu yerde de yozlaşma vardır, çürüme vardır, yok olma vardır.

ARTIK YETER.DAHA FAZLA SEYİRCİ KALMAYACAĞIZ;

• Gece gündüz tören, düğün, cenaze, açılış kovalayan siyasilerden oluşan değil, tüm değerlerimizle birlikte çocuklarımıza, insanımıza, geleceğimize sahip çıkan, ülkeyi içerisine düştüğü bu kötü durumdan çıkarma gailesi olan, gece gündüz bunun için çalışacak olan bir meclis ve bu düşünceyle göreve gelecek bir hükümet istiyoruz.

• Bizleri yok edecek değil, var olmamız için canla başla çalışacak bir hükümet istiyoruz.

• Önceliklerimiz olana kadar hiçbir yatırım istemiyoruz. Ne saray istiyoruz ne meclis istiyoruz. Okul, hastane istiyoruz. Kamu binalarımızın iyileştirilmesini istiyoruz. Borç ve faiz batağından kurtulmamıza katkı koyacak bir devlet yaklaşımı istiyoruz.

• Çiftçimize, hayvancımıza, esnafımıza, iş adamımıza, kamu çalışanımıza, yaşlımıza, gencimize sahip çıkan, bugünümüzü ve yarınımızı belirleyecek olan sosyo-ekonomik kalkınma planlarını yapacak olan ve o planlara sadık kalacak olan yöneticiler istiyoruz.

• Yabancı sermaye tanımının yapılmasını, ülkeye fayda sağlar şekilde düzenlenmesini istiyoruz.

• Evimizin ülkemizin efendisi olarak yaşamımızı devam ettirmek itiyoruz.

• Yabancı sermayenin işgücünden, makinesine, malzemesinden yiyeceğine kadar yanında getirip bizim ekmeğimizi çalmasını istemiyoruz.

• Demokrasi istiyoruz, hukukun üstünlüğünü istiyoruz, bunların gerçekleşmesine katkı koyabilecek bir zihniyet değişimi istiyoruz.

Bu nedenle sizi istifaya çağırıyoruz. Hiç olmazsa bunu yapın. Bir an önce istifa edip ihtiyacımız olan umudun yeşermesine katkı koyun.

Bir an önce seçimlerin gerçekleşmesini ve ülkeyi ayağa kaldırma heyecanı taşıyan dört yıllık bir yeni hükümetin oluşmasına katkı koyun.

Aksini ısrar ettiğiniz sürece biz sokakta olacağız.

KIBRIS TÜRK İNŞAAT MÜTEAHHİTLERİ BİRLİĞİ (KTİMB)
KIBRIS TÜRK İNŞAAT TAŞERONLARI BİRLİĞİ (KTİTB)
KIBRIS TÜRK ESNAF VE ZANAATKARLAR ODASI (KTEZO)

Gürcafer: Kıbrıslı Türk müteahhitler yok sayılıyor, hükümet yapılanı ayakta alkışlıyor

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB), köy yollarının ve bazı üst yapı işlerinin Türkiye’den gelen iki firmaya ihalesiz olarak verildiği bilgisinin alınması üzerine tüm üyelerini olağanüstü toplantıya çağırdı.

KTİMB’de bugün saat 16,00’da yapılacak olağanüstü toplantıda eylem kararı alınması gündemde.

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, köy yollarının ve bazı üst yapı işlerinin Türkiye’den gelen iki firmaya ihalesiz olarak verildiği duyumunun Kıbrıslı Türk müteahhitler arasında çok büyük bir rahatsızlık yarattığını ifade etti.

Gürcafer, Kıbrıslı Türk müteahhitlerin yok sayıldığını, hükümetin ise yapılanı ayakta alkışladığını söyledi.

 

Gürcafer: Üyelerimiz ayaklanmak üzeredir

Gürcafer, konuya ilişkin açıklamasında şunları kaydetti:

“Tüm köy yollarının yapımına ilişkin ihalelerin KKTC’de çıkarılması için çok çaba sarfettik ama bizim girişimlerimiz dışında hiçbir hükümet yetkilisi bu konuda herhangi bir girişimde bulunmamış hatta ortaya “bizimkiler almasa da olur” gibi bir tavır sergilemişlerdir.

Tüm köy yollarını ve bazı üst yapı işlerinin Türkiye’den gelen iki firmaya verildiği bilgisini aldık.

Bunun yanında havaalanının yanındaki askeri birliğin kalkması ile ilgili uzun yıllardır bizim müteahhitlerimizin beklediği üst yapı işlerini de yine ihalesiz bir biçimde Taşyapı İnşaat’a verdikleri bilgimize geldi. Bu çok büyük bir rahatsızlık yaratmıştır ve üyelerimiz ayaklanmak üzeredir.”

 

“KKTC’de firmalarımız boş boş otururken yapılacak işler, işe ihtiyacı olmayan Türkiye’nin dev firmalarına veriliyor”

 

KTİMB Başkanı Gürcafer, pandemi sürecinin ekonomide ciddi hasarlara sebep olduğuna dikkat çekerek bu sürecin temennilerin etkisiyle yönetilmiş olmasının hasarı derinleştirdiğini kaydetti.

Cafer Gürcafer, şunları söyledi:

“Pandemi süreci ekonomimizi yerle bir etti. Sürecin doğru öngörülerle değil de temennilerin etkisiyle yönetilmiş olması hasarı derinleştirdi.

Bu kötü günleri geride bırakmak, ayağa kalkabilmek için canla başla çalışıyoruz. İşe, aşa her zamankinden çok ihtiyacımız olduğu bir dönemde KKTC’de firmalarımız boş boş otururken yapılacak işler, işe ihtiyacı olmayan Türkiye’nin dev firmalarına veriliyor.

 

“Hükümet yapılanı ayakta alkışlıyor”

Peki bizim hükümetimiz ne yapıyor? Bu işlerin bizim insanımıza verilmesi için, kendi ekonomimize girmesi için çaba sarfetmediği bir yana bir de yapılanı ayakta alkışlıyor.”

Gürcafer: İnsanların boynundaki ilmik her geçen gün daralıyor!

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, ülke ekonomisinin iyi bir noktada olmadığını kaydetti.

Bugüne kadar el yordamı ve deneme-yanılma yöntemi ile gelindiğini ifade eden Gürcafer, süreçte çoğu zaman yanılgıya düşüldüğünü ancak artık yanılma lüksünün kalmadığını belirtti.

“İnsanların boynundaki ilmik her geçen gün daralıyor” diyen Cafer Gürcafer, “Artık en doğrusunu yapmak zorundayız çünkü insanların boynundaki ilmik her geçen gün daralıyor, sıkıyor. Açlık, işsizlik ve bunlara bağlı travmalar her geçen gün bize daha fazla yanaşıyor. Hata payımız kalmadı. Bu da bizi endişelendiriyor” diye konuştu.

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, bugünün koşullarına bakıldığında aşıya ulaşan, aşılanmaya başlayan ülkelerin, ekonomik olarak açılımı yaptıklarını belirterek İngiltere ve İsrail’in de bu ülkelerden ikisi olduğuna dikkat çekti.

Gürcafer, “Biz maalesef aşıya ulaşamadık. Ulaşma hususunda tavrımız da ‘çok şükür olsun. Ne kadar olursa ne kadar verirlerse onunla idarece edeceğiz’ şeklinde. Aşıya ulaşma konusunda bir acizlik söz konusu.

‘Anavatan bize ne kadar aşı gönderirse biz onunla idare edeceğiz’ gibi bir yaklaşım var. Aşılanmanın olmaması durumunda ekonominin daha kötüye gideceği, işsizliğin artacağı aşikâr ama hükümetin bu noktalarda bir B planı, C planı yok, böyle bir çalışma da yok. ‘Paramız yok ne yapalım?’ gibisinden bir tavır içerisindedir, bu da kötü” ifadelerine yer verdi.

Özgür Gazete’de yayınlanan “Pınar Barut’la Özgür Haber” programına konuk olan Cafer Gürcafer, pandeminin inşaat sektörüne etkilerini de değerlendirdi.

 

“Sığınacak liman olma fırsatını kaçırmamak gerekir”

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, ülkede inşaat sektöründen evine ekmek götüren insan sayısının yüzde 30 civarında olduğuna dikkat çekerek, 70’e yakın alt sektörün, inşaat sektöründen beslendiğini kaydetti.

Annan Planı sonrasında yaşanan krize işaret eden Gürcafer, sektörün artık daha kurumsal bir yapıda olduğunu dolayısıyla paniğe kapılmadan doğru bir şekilde ilerlediklerini belirtti.

Ancak gelinen noktada ortaya 25 bin kadar bir konut fazlası çıktığını ifade eden Gürcafer, bu konutların paraya dönüşüp 70 sektöre dağılması ve ekonominin çarklarının dönmesi için tekrarlanması gerektiğini söyledi.

Gürcafer, “Şu anda 25 bin kadar konut fazlası oluştu. Bu hem bankacılık sektörünü hem genel olarak ülke ekonomisini ilgilendiren önemli bir konu hem de devamlılığın sağlanabilmesi adına önemli bir konudur.

Hükümet ile sürekli görüşüyoruz. Maalesef pazarlama hususunda çok bilimsel çalıştığımızı söyleyemem. Örneğin, ‘Bir model, proje geliştirelim de konut almak isteyen Finlandiyalı, Danimarkalı, İsveçli, Norveçli, 60-70 yaşına gelmiş olan insanlar var. Bunlar sığınacak bir liman arıyorlar. ‘Bunu bir avantaja çevirelim diyoruz’ ama maalesef bu konuda herhangi bir proje çalışması yok. Böyle bir arayış, gaile de yok. Son dönemlerde bu açılımla birlikte konut almak için gelecek olan insanlara yönelik bir açılım da olacağı söyleniyor ama net bir şey yok” diye konuştu.

 

“Yeniden hükümet olmayı hedefleyen atamalar bizi üzdü”

KTİMB Başkanı Gürcafer, ülke bir savaş halindeyken kurultayları, seçimi, tekrar seçilmeyi, tekrar hükümet olmayı hedefleyen atamalar yapıldığını ve bu durumdan son derece rahatsız olduğunu ifade etti.

Atamalar konusunda Cafer Gürcafer şöyle konuştu: “Sıradan dönemlerde bir siyasi parti seçim kazanmayı düşünebilir buna dönük yatırım yapabilir, dengelere oynayabilir. Vasıfsız, niteliksiz insanları da bu uğurda bir yerlere getirebilir ama böyle bir savaş içinde olduğumuz dönemde, en küçük hataya bile tahammülümüz yokken kesinlikle liyakatle gelinmesi gereken makamlara hiç deneyimi olmayan insanları atamış olmalarını bizde inanılmaz bir hayal kırıklığı yaşatmıştır. Geleceğe olan umutlarımızı zedelemiştir. Tabi gün gelir bu halk bunun hesabını sorar. Bunu tüm kabine için söylemiyorum. Canla başla çalışan da var. Canla başla çalışan bürokratlarımız da var ama geneline baktığımız zaman bu savaşta en iyi komuta kadrosu görmek isterdim maalesef krizi, salgını önlemeye yönelik değil, kaynakları olabildiğince adil yönetmeye yönelik değil, kurultayları, seçimi, tekrar seçilmeyi, tekrar hükümet olmayı hedefleyen atamalar oldu. Bunlar da bizi çok rahatsız etti, çok üzdü.”

 

“5 yıllık reformlara ihtiyacımız var”

Gürcafer, erken seçim konusunda yaptığı açıklamada ise Kendi ayakları üzerinde duran ekonomiyi oluşturacak, göçleri engelleyecek, reformları, ekonomik politikaları hayata geçirecek bir yapıya ihtiyaç olduğuna vurgu yaptı.

Reform hükümeti ihtiyacına işaret eden Gürcafer, “5 yıllık reformlara ihtiyacımız var. Salgın birçok şeyi daha berrak görmememizi sağladı. Bu yapı sürdürülebilir bir yapı değil. Kendi ayakları üzerinde duran ekonomiyi oluşturacak, göçleri engelleyecek, reformları, ekonomik politikaları hayata geçirecek bir yapıya ihtiyacımız vardır. Dolayısıyla ivedili bir şekilde seçim yapılıp netliğe kavuşulmalıdır” diye konuştu.

Kurultay ve benzer kaygıların siyasetin önceliğini oluşturduğunu söyleyen Gürcafer, “bu dönemde bunun kabul edilebilir değildir. Buna bir son verilmelidir. Buna da bir erken seçim son verebilir” dedi.

 

 

Yapı denetimleri, inşaat ruhsatlarının standartlaştırılması ve ortak veri tabanının oluşturulması konuları ele alındı

İçişleri Bakanı Kutlu Evren, Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Yönetim Kurulu ile sektörün planlı gelişmesi, yapı denetimleri, inşaat ruhsatlarının standartlaştırılması ve ortak veri tabanının oluşturulması hususlarında atılacak adımları değerlendirdi.

Bugün sabah saatlerinde İçişleri Bakanlığı toplantı salonunda Bakan Kutlu Evren başkanlığında Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Genel Sekreteri Yusuf Önderol ve Yönetim Kurulu üyeleri Ceyhun Tunalı, Yağmur Özyalçın ile gerçekleştirilen değerlendirme toplantısında Bakanlık Müsteşarı Gürkan Kara, Merkez Kaymakamı Hüseyin Gültekin, 6 İlçe Kaymakamı ve bakanlık bürokratları da hazır bulundu.

 

EVREN: İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN ÜLKE EKONOMİSİNE KATKISI ÇOK ÖNEMLİ

İçişleri Bakanı Kutlu Evren, İnşaat sektörünün ülke ekonomisine katkısının çok önemli olduğunu,  hem sağlık hem de ekonomik anlamda dünyayı sarsan Kovid-19 salgınının inşaat sektöründen beslenen 70’e yakın sektörü de olumsuz etkilediğini, bu bağlamda da ülke ekonomisinde duraklama dönemi yaşandığının herkesin malumu olduğunu ifade etti. Bakan Kutlu Evren, inşaat sektörünün planlı gelişmesinin, stok durumdaki bitmiş yapıların değerlendirilmesinin elzem olduğunu ifade ederek, ülke ekonomisinin yeniden canlandırılması amacıyla çalışmaların yapıldığını söyledi.

İçişleri Bakanı Kutlu Evren, gerçekleştirilen toplantıda yapı denetimleri, inşaat ruhsatlarının standartlaştırılması ve ortak veri tabanının oluşturulması konularında fikir alış verişi yapılarak, atılacak adımların, yapılacak çalışmaların değerlendirildiğini ifade etti.

Toplantı başında İçişleri Bakanı Kutlu Evren’e, KTİMB Yönetim Kurulu tarafından hazırlanan veri tabanı oluşturma çalışmalarını ve sektörün sorunlarını içeren bir de sunum yapılmıştır.

 “İNŞAAT RUHSATLARINDA STANDART FORMLAR OLUŞTURULACAK”

Bakan Kutlu Evren, “Kaymakamlıkların KTİMB ile istişare içerisinde çalışarak inşaat ruhsatlarında standart formların oluşturulması ve bu sayede de standart ruhsat kayıtları ile şekillenecek bir otomasyon sistemi üzerinden veri bankası yaratılarak sektörün planlı büyümesi, istatistiksel çalışmalarla doğru analiz ve yatırımların ihtiyaca uygun şekilde yapılmasının sağlanmasını hedefliyoruz” dedi.

Yapı denetimleri konusunda da Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği ile ortak çalışılmaların nasıl yürütüleceği konusunda istişare ve değerlendirme yapıldığını belirten Bakan Kutlu Evren, toplantının çok verimli geçtiğini, atılacak adımlarla inşaat sektörünün planlı gelişmesi, ülke ekonomisinin yeniden canlanması ve kurulacak otomasyon sistemi ile ileriye yönelik çalışmaların bilimsel veriler ışığında yapılacağının altını çizdi.

İçişleri Bakanı Kutlu Evren, verimli geçen değerlendirme toplantısı sonunda KTİMB Yönetim Kurulu Üyelerine toplantıya katılımları, yaptıkları sunum ve aktardıkları bilgilerden dolayı teşekkür etti.

 

 

 

KTİMB yetkilileri Bakan Canaltay’ı ziyaret etti

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, Asbaşkan Erdim Oras, KTİMB Yönetim Kurulu Üyesi (Yazman) Yağmur Özyalçın ile (Faal üye) Burçin Döveç, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Canaltay’a nezaket ziyaretinde bulundu.

Ziyarette; İnşaat sektörünün geliştirilmesi, sektörde ara eleman yetiştirilmesi ve Yapı İşleri İhalelerinde Uygulanan Esaslar ve Usuller Tüzüğü değişikliği, 18/1998 ve 19/1998 Sayılı Müteahhitler Birliği ve Encümen Yasaları hakkında görüş alışverişi yapıldı. Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) ile İnşaat Encümeni’nin birlikte yürütmesi gereken projelerin takvimlendirilip hayata geçirilmesi konusunda görüş birliğine varıldı.

Olumlu bir havada geçen görüşmede en erken zamanda yeniden bir araya gelinmesi konusunda hemfikir olundu.

 

KTİMB’den turizm emekçilerinin eylemine destek

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, turizm emekçilerinin, pandemi nedeniyle yaşadıkları sıkıntılara dikkat çekmek amacıyla bugün Lefkoşa’da gerçekleştireceği eylemi selamladıklarını kaydetti, turizm emekçilerinin haklı eylemine KTİMB olarak destek belirtti.

Pandemi nedeni ile yaklaşık 9 aydır evine ekmek götüremediği ve hükümetten gerekli maddi desteği alamadıkları için geçtiğimiz hafta Girne’de eylem yapan turizm emekçileri, bugün saat 11:00’de Lefkoşa’da da eylem yapacak.

Lefkoşa Otobüs Terminali’nde saat 10.30’da toplanan turizm emekçileri 11:00’de City Royal Otel’in önünden geçerek Cumhuriyet Meclisi önüne yürüyecek.

 

Gürcafer: Kararlıyız. Hem faiz hem de yapılandırma yasasını hazırlayacağız

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, Özgür Gazete’de yayınlanan “Pınar Barut’la Özgür Haber” programına konuk olarak pandeminin ekonomiye etkilerini değerlendirdi, 15 örgüt tarafından dün yayınlanan ortak bildirinin içeriğine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Pandeminin tüm dünyada ciddi bir ekonomik kayba neden olduğunu belirten KTİMB Başkanı Gürcafer, aşının bulunmasıyla birlikte birçok ülkenin ekonomilerini ayağa kaldırmak için çalışmalarını başlattığını söyledi.

Gelişmiş ülkelerin sağlıkla ekonominin paralel yürüyeceği bir model geliştirdiğini kaydeden Cafer Gürcafer, ortaya çıkacak ekonomik pastadan KKTC’nin de pay alması gerektiğini dile getirdi.

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, “Pandemi kaynaklı ciddi travma yaşamış milyarlarca insan var. Belli ki bu travmadan sonra turizm çok hareketlenecek. Herkesin hedefi; bu noktada ortaya çıkacak ekonomik pastadan pay almaktır. Ülkemizde ise bu hususta herhangi bir plan, program ve çalışma görmedik” diye konuştu.

Devletin bu hususta atacağı adımların önemine dikkat çeken Gürcafer, ‘serbest piyasa ekonomisi kendi kendini tedavi eder’ yaklaşımının tüm işletmelerin batması anlamına geleceğini kaydetti ve bu tür bir yaklaşımın kesinlikle kabul edilemeyeceğini ifade etti.

Cafer Gürcafer, “Bu savaş halidir. Birçok ülkede devlet, bu savaşı kaybetmemek adına toplumu ile birlikte mücadele verirken KKTC’de ekonomiyi ayağa kaldıracak bir çalışma, program yapılmadı, yapılacak gibi de görünmüyor. Bunun sinyallerini almaya başladığımız için STÖ’ler olarak ortak bir bildiri yayınlayarak uyarıda bulunduk” dedi.

 

“FAİZ VE YAPILANDIRMA YASASI ÇALIŞMALARINI BİZ YAPACAĞIZ”

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, devlet başta olmak üzere altındaki tüm kurum, kuruluşların pandemiden zarar gördüğünü, bankacılık sektörünün de bundan payını alacağını dile getirdi.

Gürcafer, ülke ekonomisinin çarklarını döndüren yüzlerce işletmenin bu savaştan sağ çıkabilmesi için Faiz Yasası ve devlete, bankalara olan borçların yeniden yapılandırılmasına yönelik bir Yapılandırma Yasası’na ihtiyaç olduğunu belirtti.

“Bu işletmeleri kurtaracak, borçlarını ödenebilir vadelere yayacak, ödenebilir faiz oranlarını sağlayacak yasal düzenlemeye ihtiyaç var” diyen Gürcafer, “Kesinlikle kararlıyız. Faiz ve yapılandırma yasasını hazırlayıp hem iktidar hem de muhalefet ile paylaşacağız ama bunu yaparken bencilce bir yaklaşım da sergileyemeyeceğiz. İlgili yasa çalışmalarını bankacılık sektörünü de zarara sokmadan, dünyadaki doğru örnekleri kullanarak yapacağız” şeklinde konuştu.

 

“GÖRMEZDEN GELİNİRSE TEPKİMİZ SERT OLACAK”

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, taleplerinin karşılık bulmaması halinde gereken en sert tepkiyi göstermekten de çekinmeyeceklerini ifade etti.

Gürcafer, “Günün sonunda ‘hayat normale döndü, herkes başının çaresine baksın’ noktasına gelinmesini istemiyoruz. Evet. Yalnızca eleştirerek, kavga ederek bir yere gidemeyiz. Yapıcı da olmak lazımdır. Fakat bu konuda görmezden gelmeye çalışılması durumunda yapıcı olamayacağız. Bu örgütler daha da artarak sokağa dökülecektir” dedi.

Gürcafer 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü selamladı

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” dolayısıyla mesaj yayımladı.

Gürcafer yayımladığı mesajda, şiddetin, fiziksel, cinsel ve psikolojik olabileceği gibi, ekonomik istismar şeklinde de olabildiğini kaydederek kadına yönelik her türlü şiddetin son bulması, ayrıca kadının siyasette, çalışma yaşamında ve sosyal yaşamda daha etkin olması için yetkilileri keskin kararlar almaya çağırdı.

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, adil bir yaşam dileği ile tüm kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü selamladığını kaydetti.

 

 

 

Gürcafer: Kalkınma planlarımızı yapmamız şart

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği (KTİMB) Başkanı Cafer Gürcafer, salgının özelde inşaat sektörü genelde ülke ekonomisine etkilerini değerlendirdi.

Ülkede bilimsel temelde çalışmalara dayanan sosyo-ekonomik kalkınma planına ihtiyaç olduğunu kaydeden Gürcafer, devamında Faiz Yasası ve devlete, bankalara olan borçların yeniden yapılandırılmasına yönelik yapılandırma yasasının yapılması gerektiğini söyledi.

KTİMB Başkanı Gürcafer, Kıbrıs TV’de yayınlanan Parapolitik programına katılarak çok önemli açıklamalarda bulundu.

 

“İNŞAATTA CİDDİ BİR STOK VAR”

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, KKTC’de salgının başladığın günden bugüne, kapanma dönemi hariç inşaatların devam ettiğini, şu anda ciddi bir stok olduğunu söyledi.

“Artık pazarlama noktasındayız” diyen Gürcafer, henüz bu hususta bir hareketlilik olmadığını kaydetti. Gürcafer, “Şu anda 2021 sezonunu kaçırmamaya odaklanmış durumdayız. Sezonun kaçırılmaması için neler yapmamız gerekirse onları yapıyoruz” dedi.

Program sunucusu Ali Çatal’ın sorusu üzerine, Türkiye’nin çok büyük ölçekli bir ülke olduğunu ve birçok sektörde bir planlama olmadığını kaydeden Gürcafer, arz talep dengesine göre oluşan bir konut sektörü de olmadığını da kaydetti.

KKTC’de ise arz talep dengesi çerçevesinde inşaat yapıldığını aktaran Cafer Gürcafer, KKTC’de yılda ortalama 10 bin konuk yapımının olduğunu, bunun 5 bininin iç piyasada barınma ihtiyacından dolayı ortaya çıkan talep olduğunu, 2 bininin yurtdışında yaşayan Kıbrıslı Türklerin geriye dönüşü ile alakalı olduğunu belirtti. Yılda 2-3 bin konutun da yabancıların emeklilik geçirme ve tatil amaçlı aldıkları konutlar olduğunu söyleyen Gürcafer, “yılda yapılan konut sayısı da bu talebi karşılamaya dönük olurdu. Bir anda pandemi çıkınca, bir sonraki yıl için yapılmış ve bu yılki yapılan proje bir yerde birleşti ve bir stok ortaya çıktı” dedi.

Cafer Gürcafer, “Eğer o inşaatlar yarım bırakılırsa hem istihdam bakımından hem de milli servetin heba edilmesi bakımından bu bir felakete dönüşür” diye konuştu.

KALKINMA PLANLARIMIZI YAPMAMIZ LAZIM”

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, 2007 yılında yaşanan dik inişten, Anan Planı dönemi, Orams Davası’ndan sonra yaşanan keskin kırılmadan sonra çok daha tecrübeli olunduğunu, inşaat sektörünün bu krizi çok daha soğukkanlı, organize bir biçimde karşıladığını kaydetti.

Gürcafer, pandemi sürecinde sektörde endişeler, nakit sıkıntıları yaşandığını ancak iflasların olmadığını belirtti.

 

Gürcafer, “Tabi burada olay şudur; sezon açılıyor ama bizim ülkemizde kalkınma planlarımız yoktur. Örneğin siz yarın ‘ben buraya 10 bin konut başlıyorum’ derseniz, sizi engelleyen herhangi bir yasa yoktur. Dolayısıyla bizim kalkınma planlarımızı yapmamız, konut stratejimizi belirlememiz ve o konut stratejisine göre bölgesel olarak bunların nerelerde yapılacağını da planlamamız lazımdır” dedi.

“Doğa ve ekonomi ile barışık bir biçimde arz talep dengesini de dengeli bir biçimde planlamamız lazımdır” diyen Cafer Gürcafer, şöyle devam etti:

“Konut yapımızı buna göre yapmalıyız. Bu bir öz eleştiri bir eksikliktir. Genel olarak ülkenin kalkınma planları yoktur. Bu planlamayı yapıp yukarıdan aşağıya ülkesel fizik planı, ülkesel fizik planına uygun imar planları, imar planlarına uygun ekonomik politikalar… bu devam edip gider. Bu bizde olmadığı için bir tehlike var ve bu tehlike arz talep dengesizliğine gebedir. Ama biz kurumsal ve organize olmamız sebebi ile o eksikliğe, boşluğa rağmen olabildiğince süreci iyiye götürüyoruz. Ama bunun yasal bir zemine oturması lazımdır.”

 

“İSTİKRAR ÖNEMLİ”

Cafer Gürcafer, inşaat sektöründe yaşanan önemli sorunlardan birinin ise hükümetlerin sürdürülebilirliğindeki istikrarsızlık olduğuna vurgu yaptı.

Gürcafer, “Biz bir projeyi tam hayata geçirme aşamasında hükümet değişiyor. Sıfırdan başlamak zorunda kalıyoruz ve bir türlü projelerimizi neticelendiremiyoruz” dedi.

Dövizin yükselmesi ile insanların alım gücünün ciddi ölçüde düştüğünü söyleyen Gürcafer, “ancak alternatif var. Ya insanlarımızın alım gücünü arttıracaksınız, örneğin; 10 bin TL alıyorsa memur 10-12 bin TL vereceksiniz. Bunu yapamıyoruz. O zaman insanların alım gücüne göre konut yapacaksınız. Yani konut maliyetlerini aşağıya çekeceksiniz. Bunun yolu vardır. Sırf sosyal konut amaçlı ilk evini alacak kişilere yönelik bir alım kolaylığı yaratacak maliyeti aşağıya çekecek, bunu ucuzlatacak yöntemler vardır. Hem de bu yöntemlerle siz ülke ekonomisine ciddi katkı koyan yap-sektör sektörünü de olumsuz etkilemeden bunu yapabilirsiniz. Suiistimal edilmeden de yapabilirsiniz. Türkiye’de TOKİ kentsel dönüşüm için ortaya çıkmış bir kuruluştur ama zaman içerisinde Türkiye’nin en büyük müteahhidi oldu. Birçok firma da bundan dolayı battı. O şekilde de olmamalıdır” diye konuştu.

Gürcafer sözlerine şöyle devam etti:

“Türkiye’de koşullar çok farklıdır. Türkiye’de gecekondular kanayan yaraydı bunları çözmek için zaten daha farklı bir yöntem olmazdı, devlet eliyle olmasıydı yöntem ama bizde bunun aynısının olması mümkün değildi. Ama bizde de insanlarımızın konut ihtiyacını karşılama hususunda devlet ile KTİMB birlikte çalışabileceği ve yap-sat sektörünün de olumsuz etkilenmeyecek bir modelin geliştirilebileceğini biliyoruz.

Bütün hükümetlerle bunu paylaştık ama sorun şu ki tam bir yerlere varacaksınız hükümet değişiyor. Yeni hükümete de bunu anlatmanız lazımdır. Gelen de zaten koltuğa korkak bir yapı ile oturuyor. O hata yapmaktan korkmanın verdiği tedirginlik varken kurultay gündeme gelir, seçim gündeme gelir, görevden alınma alınmama, kabinenin değişip değişmemesi durumları gündeme gelir ve bu tür düşüncelerin hayata geçmesi başka bahara kalır. Tabi bu iş böyle gitmez. Tabi pandeminin yarattığı sıkıntılarla birlikte ülkede artık sistemin sorgulanması gerektiği de konuşulmaya başlandı. Bunların bütününü bütünlüklü şekilde ele alacağız.”

 

“BAZI YERLERDE YASAMANIN, YÜRÜTMENİN DOKUNMASINA İHTİYAÇ VAR”

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, birliğin yaklaşık 40 çalışanı bulunduğunu ve her konuda uzmanı olan bir kurum olduğunu belirterek, KTİMB tarafından yapılan çalışmaların bütünün bilimsel olduğunu ifade etti.

“Birliğimizin hukukçusu, mimarı, mühendisi, şehir plancısı, ekonomisti, maliyecisi ve daha birçok alanda uzmanı var.  Dolayısıyla KTİMB’nin çalışmaları çok bilimsel çalışmalardır” diyen Gürcafer, “Bu çalışmaları da kendimize yapmıyoruz. Devletimizin yapısını biliyoruz. Eğer sıkıntılı bir yapı varsa onu sürekli eleştirerek ileriye varamazsınız yardımcı da olmanız lazımdır. Dolayısıyla bu çalışmaları hazırlarız ülkeyi yönetmek için gelen her ekip ile paylaşırız. Fakat bunları biz yalnız başımıza hayata geçiremeyiz. Bazı yerlerde yasamanın, yürütmenin dokunmasına ihtiyaç vardır” dedi.

KTİMB Başkanı Cafer Gürcafer, “Örneğin arazi maliyetinin daire başına etkisi 10-15 bin pounddur. Bunu devlet verirse 60 bin pound olan bir konut otomatikman 45 bin pounda düşer. Bunun gümrük vergileri, inşaat malzemelerinin ülkeye girişinde yüzde 20 etkisi var onu da düşürdüğünüzde 30’a, 28’e düşer. Faiz Farkı Fonu’ndan biraz destek yaptığınızda bunları aşağıya çekebilirsiniz ama bunlar Bakanlar Kurulu kararı çıkarılıp yasal düzenlemeler yapılmadan olmaz” şeklinde konuştu.

 

“ANA HEDEF, SAVAŞTAN ÇIKMIŞ BİR TOPLUMU AYAĞA KALDIRMAK OLMALIDIR”

KTİMB Başkanı Gürcafer, ayrıca Faiz Yasası ve devlete, bankalara olan borçların yeniden yapılandırılmasına yönelik yapılandırma yasasının yapılması gerektiğini kaydetti.

Gürcafer, şöyle dedi: “Aslında uzun yıllardır bu faiz yasası hazırdır ama bir türlü yasallaşamadı. Bugün biz reel sektörlerin örgütleri olarak bir araya geldik. Bu memleketin yüzde 90’ı bu Faiz Yasası’nın arkasında duracak, yapılandırma yasasının arkasında duracak. Bilimsel temelde, ekonomistlerle, bankacılarla birlikte bir yasa hazırlanacak. Bu bankacılık sektörüne de ekonomimize de fayda sağlayacak ayrıca bütün işletmeleri kurtaracak şekilde bir çalışma olacak. Ana hedef, fahiş karlar elde edilmesi değil savaştan çıkmış bir toplumu ayağa kaldırmak olmalıdır.”